Haberin İngilizcesi için tıklayın
İzmir’in Menderes ilçesinde yaşayan ve geçimini çiftçilikle sağlayan Halime Akdağ ile eşi Ramazan Akdağ, evlerindeki kitap ver dergiler delil sayılarak, “örgüt propagandası” suçlamasıyla tutuklandı.
Ramazan Akdağ mahkeme sorgusunda okuma yazması olmadığını beyan etti, Halime Akdağ dergilerin kendisine ait olduğunu ve ifade özgürlüğü kapsamında söyledi. Ancak her ikisi de Menderes Sulh Ceza Hakimliğince dün tutuklandı.
Ev baskınıyla sonuçlanan soruşturma ise, lisede öğrenim gören kızlarının sosyal medyada yaptığı paylaşımların “şikayet edilmesiyle” başlamıştı.
Avukatları Erdoğan Akdoğdu bianet’e yaptığı açıklamada, “Geçimlerini tarımdan sağlıyorlar, köyde yaşıyorlar, pasaportları yok. Kaçacak bir durumda değiller ama yine de tutuklandılar” diye konuştu.
* Ailenin köydeki evini de ziyaret eden avukat Akdoğdu, evin ve seralarının fotoğraflarını da paylaştı.
Jandarma evlerinin elektriğini de kesti
Tutuklanan Halime ve Ramazan Akdağ’ın lisede öğrenim gören 17 yaşındaki kızları da geçen hafta yine aynı suçlamayla gözaltına alınıp serbest bırakılmıştı.
Avukat Akdoğdu, ailenin tek gelirinin çiftçilik olduğunu ve tutuklanmalarının uzun sürmesi halinde mahsulün tarlada kalacağını, ayrıca zaten yoksul olan ailenin evinin elektriğinin de baskın sırasında jandarma tarafından kesildiğini açıkladı.
Baskının ardından evde tekbaşında kalan 7 yaşındaki oğlan çocuklarına bakmak için dayısı Menderes ilçesine gitti.
Baskında kitap ve dergiler bulundu
41 yaşındaki Halime Akdağ, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Menderes Eşbaşkanı seçilmişti, ancak buna dair resmi evraklarını henüz tamamlayamadan tutuklandı.
Evde dün sabah erken saatlerde jandarma ve polisin birlikte baskın yapmasının ardından evde yapılan aramada PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın kitapları ile Özgür Kadın dergisinin farklı sayıları bulunmuştu.
Mahkeme: “Tutuklanmaları ölçülü”
Ramazan Akdağ mahkeme sorgusunda şunları söyledi:
“Suçlamayı kabul etmiyorum. Okuma yazma bilmediğim halde evimde bulunan yayınlarla atılı suçu işlemem mümkün değildir. Sözkonusu yayınları eşim okuyor. Başka söyleyeceğim bir şey yok.”
Halime Akdağ da şu savunmayı yaptı:
“Evimde bulunan kitaplar 10 yıl kadar önce alınmış, bilgi edinme amaçlı kullanılan kitaplar. Eşim de ben de çiftçilikle uğraşıyoruz. Çocuklarımız var. Gözaltı süresinde de bu nedenle ailemizin mağduriyeti sözkonusu. Tutuksuz yargılanmayı talep ediyorum.”
Ancak mahkeme “tutuklanmalarının ölçülü olduğuna” hükmetti.
Akdoğdu, hakimin kararını zaten vermiş olarak duruşma salonuna girdiğini söyledi, “Kararı kopyala-yapıştır yapıp çıkıp gitti” dedi.
“Kitaplar toplatma kararından önce alınmış, suç değil”
Avukat Akdoğdu da savunmada şunları söyledi:
“Soruşturma, müvekkillerimin kızının sosyal medyada yaptığı paylaşımların şikayet edilmesiyle başlatıldı. Akabinde polisin temin ettiği arama-el koyma kararı ile evlerinde yapılan aramada bulunan yayınlar nedeniyle suçlanarak savcılıkça tutuklanmaları talep edildi. Evde bulunan kitap ve dergiler eski tarihli ve hepsinden birer tane var. Propaganda amaçlı değil, okuma amaçlılar. Müvekkilim Ramazan Akdağ zaten okuma yazma bilmiyor.
“Bu yayınlar da bilgi edinme ve ifade özgürlüğü kapsamında ve suç unsuru oluşturmuyor. Yayınlara ilişkin toplatma kararı Mart 2016 tarihli. Kitaplar ise bu tarihin çok öncesinde alınmış.”
Akdoğdu, yayınların “suç teşkil etmediğine dair” Yargıtay ve farklı mahkemelerce verilmiş kararları da mahkeme dosyasına sundu.
“Delil var” ama deliller daha toplanmamış
Sulh Ceza Hakimi Derya Dündar’ın kararında, tutuklama gerekçesi şöyle belirtili:
“…terör örgütü propagandası yapmak suçundan, dosya içerisinde bulunan tüm bilgi ve belgeler, ifade tutanakları, İzmir Emniyeti Terörle Mücadele Şubesi Bürosunun tahkikat evrakı ve içinde yer alan inceleme tespit ve değerlendirme tutanağı dikkate alındığında, somut deliller bulunmakla birlikte, suça öngörülen cezanın üst sınırları, buna ilişkin delillerin toplanmamış olması, atılı suçun Ceza Muhakemeleri Kanunu (CMK) 100/3-a-9 maddesinde belirtilen ‘tutuklanmayı gerektirir suçlardan’ olduğu dikkate alındığında, adli kontrolün yeterli olmayacağı, tutuklamanın ölçülü olduğu sonucuna varıldığından, şüphelilerin tutuklanmalarına karar verildi.”
Avukatları Akdoğdu da 11 Kasım’daki İçişleri Bakanlığı kararıyla faaliyeti durdurulan Çağdaş Hukukçular Derneği’nin (ÇHD) İzmir Şube Sekreteri. (AS)