Cezaevinin Görevi Saatlerce “Ölürüm Türkiyem” Çalmak mı?

Haberin İngilizcesi için tıklayın

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Tekirdağ Cezaevi’ndeki hak ihlalleri iddialarıyla ilgili soru önergesi verdi.

Ağbaba, önergesinde şu bilgileri verdi:

“Tekirdağ Cezaevi’nde birçok insan hakkı ihlali yaşandığı, mahkumlara kötü muamelenin olduğu, psikolojik ve fiziksel işkencenin uygulandığı, mahkumların birçok temel insan hakkından kısmen yoksun bırakıldığı iddiaları çeşitli basın yayın kuruluşlarında yer aldı, ayrıca tarafımıza telefon ve mektuplarla iletildi.”

“Süngerli oda”, çıplak arama, darp…

Önergede, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın şu soruları yanıtlaması istendi:

* Başka şehirlerdeki cezaevlerinden Tekirdağ Cezaevi’ne sevk edilen mahkumların eşyalarının kayıplara karıştığı, mahkumlara eşyalarının teslim edilmediği ve yerlerine yeni eşyaların alınmasının engellendiği iddiaları doğru mu?

* Mahkumların kitap ve dergilerine el konulması, gazetelere ulaşmalarının engellenmesi ve cezaevi kütüphanesindeki kitapların dahi mahkumlara verilmemesinin nedenleri nedir?

* Apaçık bir insan hakkı ihlali olan çıplak aramanın herkese dayatılması ve kabul etmeyenlere darp uygulanması Bakanlığınızın almış olduğu bir tedbir mi, yoksa cezaevi yönetimlerinin kendi inisiyatifi mi?

* Darp edilen mahkumların rapor alamamaları için revire çıkışlarının engellendiği iddiaları ile ilgili Bakanlığınız bir çalışma yapıyor mu?

* “Süngerli oda” olarak tabir edilen bir odada mahkumların çırılçıplak soyularak işkenceye uğradıkları iddialarına yönelik Bakanlık olarak herhangi bir araştırmanız veya bu kişiler hakkında açılan bir soruşturma var mı?

* Cezaevi hoparlörlerinden saatlerce “Ölürüm Türkiyem” şarkısının çalındığı, tepki gösteren mahkumlara yine hoparlörlerden “Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti diye slogan atacaksınız” diye duyuru yapıldığı iddiaları Bakanlığınızca araştırılıyor mu?

* Cezaevi yönetiminin görevleri arasında hoparlörlerden şarkı yayını yapmak var mı?

* Mahkumların 3 kişilik hücrelerde 6 kişi kaldıkları, hücre kapasitesi baz alınarak yalnızca 3 kişilik çatal kaşık verildiği, mahkumların mecburen dönüşümlü olarak yemek yedikleri iddiaları doğru mu? Cezaevlerinde çatal kaşık kıtlığı mı yaşanıyor?

* Mahkumların yazdıkları şikayet dilekçelerinin cezaevi yönetimince alınmadığı, savcılığa ve TBMM İnsan Hakları Komisyonu’na verilmek için hazırlanan şikayet dilekçelerinin ulaştırılmasının engellendiği iddialarını araştırıyor musunuz? (AS)