Urfa’nın Suruç İlçesi'nde Amara Kültür Merkezi önünde meydana gelen ve çok sayıda ölü ve yaralının olduğu patlamanın ardından bakanlar bölgeye gidiyor.
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun talimatıyla, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, İçişleri Bakanı Sebahattin Öztürk ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik'in olay yerinde incelemeler yapmak için bölgeye gideceği açıklandı.
HDP ise olağanüstü toplanma kararı aldı. HDP Genel Başkan Yardımcısı Sırrı Süreyya Önder, bütün bölge vekillerini Suruç’a yönlendirdiklerini ve acil koordinasyon merkezi oluşturmaya çalıştıklarını söyledi.
CHP de Suruç'a bir heyet gönderdi. Heyette Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ile milletvekilleri Veli Ağbaba, Mehmet Şeker, Necati yılmaz Hilmi Yarayıcı yer alıyor.
En az 31 ölü ve 76 yaralının olduğu patlamayla ilgili siyasetçiler, hak örgütleri ve siyasi örgütler açıklamalar yaptı.
TIKLAYIN - TARAFTAR GRUPLARINDAN SURUÇ SALDIRISINA TEPKİ
Siyasetçilerden açıklamalar
Siyasetçilerin gazetecilere yaptığı açıklamalar ve sosyal medyadan paylaştıkları mesajlar şöyle:
HDP Grup Başkanvekili ve İstanbul Milletvekili Pervin Buldan: Suruç'da Kobane'ye gitmek üzere hazırlık yapan Gençler'e alçakça saldırı düzenlendi. Gençler bu hafta önce Ankara'ya gelip benimle de görüştüler. Kobane'de park, kütüphane ve hatıra Ormanı yapacaklarını söylediler.
HDP Eşgenel Başkanı Selahattin Demirtaş: En önemli konu, artık halkımız kendi güvenliğini almak durumunda.Tüm il ve ilçe teşkilatlarımız kendi güvenlik tedbirlerini almalıdırlar. Bakın iddia ediyorum Suruç'ta açıklama yapacak gençlerin tamamı kayıt altındadırlar. Orada kimler var Emniyet biliyordur. Kimse kimseyi kandırmasın. Devlet oraya kim gelecek kim gidecek biliyor. Böyle günler çok önemlidir. Herkes dayanışma içinde olmalıdır. Biz yarın MYK'da tüm gelişmeleri değerlendireceğiz. Halkımızı da bilgilendireceğiz.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: Suruç'taki hain saldırı yüreklerimizi yaktı. Gencecik evlatlarımızı kaybetmenin acısı tarifsiz. Terörü ve onu besleyenleri lanetliyorum.
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül: Çok üzücü bir olay. Tabii aslını bilmiyoruz. Ama çok üzücü. Daha önce dikkat çektiğimiz konular bunlar. İşin aslı ortaya çıkacaktır. Hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralananlara geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan: Suruç'taki alçak saldırıyı ve insanlıktan nasibini almayan alçakları lanetliyorum. Türkiye'ye, milletimizin birlik ve bütünlüğüne, huzur ve barışa yönelen bu tür terörist saldırılar hiçbir şekilde hedefine ulaşamayacaktır. Hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılara şifa diliyorum. Devlet, hükümet ve millet olarak bunları boşa çıkaracağız. Hiçbir terörist saldırı Türkiye'yi dize getiremez, birlik-bütünlüğümüzü sarsamaz. Sağduyu içinde bu kirli oyunu bozacağız.
HDP Genel Başkan Yardımcısı Sırrı Süreyya Önder: Başta yaralıların sağlık durumunu olmak üzere durumu organize etmek için arkadaşlarımızı yönlendirdik. Acil gündemimiz yaralıların süratle sağlık kuruluşlarına ulaştırılması ve sağlıklarına kavuşturulmasıdır. Belli ki Urfa hastaneleri yetmeyecek. Sağlık Bakanlığı ile görüşüyoruz. Ambulans yetersizliği söz konusu. Ailelerin haberdar edilmesi, kamuoyunun bilgilendirilmesi, olayın araştırılması ve gerekli tedbirlerin alınması gibi işleri yapmaya çalışıyoruz
AKP Mersin Milletvekili Muhsin Kızılkaya: Bugün teröre, şiddete, bombaya, silaha karşı omuz omuza durmanın günüdür. Bir ateş çemberi içinde yaşadığımızı biliyoruz. Biz de diyoruz ki baştan beri biz ülkemizi ateş çemberinin dışında tutuyoruz, bu ateşin kıvılcımların buraya gelmemesi için bir şeyler yapmak, iç barışı muhafaza etmek, silaha dayalı ortaya çıkacak bir fikre kapılmamak. Çok kısa süre içerisinde biz de Suriye'ye ya da başka ülkelere benzeyebiliriz. Yanı başımızda Allah adına bomba patlatan cani örgüt var, öte yandan silahtan tekrar bahsedenler var. Bütün bunlara karşı, siyasi düşüncelerimizi, dini inanışlarımızı bir kenara bırakmalıyız. Bu bir katliamdır. Bu katliamın benim siyasi görüşümden başkasına yapılmış olması bunun katliam olduğunu değiştirmez.
HDP Mersin Milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat: Saldırıyı anormal karşılamadım. Rojava'daki yenilgilerinin acısını burada çıkarmaya çalışıyorlar. Saldırının asıl hedefi ne Suriye ne Irak 'tır, hedef o ülkelerden daha laik olan Türkiye 'nin bütünüdür. Ama Türkiye bunun farkında değildir.
Parti ve STK'lardan açıklamalar
HDP: Herkes kendi güvenlik tedbirini almalı
HDP Eşgenel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş'ın imzasıyla yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“IŞİD'e karşı sus pus olanlar, sesini bile yükseltmeye cesaret edemeyenler, HDP'ye bile her gün tehdit savurup IŞİD'in başını okşayan Ankara'daki yöneticiler bu barbarlığın suç ortağıdırlar. Bizler HDP olarak, bütün Türkiye toplumunun şunu net olarak bilmesini istiyoruz: Bizler, demokrasi, adalet ve barış ilkelerimizi hayata geçirme konusunda kararlıyız. Bu ilkeleri her koşul altında savunmaya devam edeceğiz.
“Geçiçi hükümet, yurttaşlarımızın can ve mal güvenliği tedbirlerini almak için, her türlü sorumluluğunu yerine getirmekle mükelleftir. PYD'ye karşı, orduyu ve on binlerce askeri sınıra yığarak sözde güvenlik tedbiri alan hükümet, Suruç'ta elini kolunu sallayarak bomba patlatanların siyasi olarak hesabını vermek zorundadır. Her türlü istihbarat ve güvenlik açığından şu andaki hükümet sorumludur.
“Ancak, halkımız, siyasi kurumlarımız, sivil toplum örgütleri, belediyeler, meslek örgütleri gibi bütün toplumsal yapılar kendi güvenlik tedbirlerini de geliştirmelidir. Parti binalarımıza giriş çıkışlar, toplu eylem ve etkinliklerin yapıldığı yerler mutlaka özel olarak güvenliği sağlanan yerler haline getirilmelidir.”
ESP: Planlayanlar açığa çıkarılsın
“Bu canice ve hunharca saldırı halklarımız arasında oluşturulmak istenen dayanışmaya, halklarımızın kurtuluş özlemlerine, birlikte yaşama iradesine, barış ve özgürlüğe, Rojava devrimi ve Kobanê direnişine, sosyalist gençliğin devrim ve sosyalizm umutlarına karşı yapılmıştır.”
“Bu saldırıyı gerçekleştirenler Kobanê devrimini ezmek ve boğmak isteyen İŞİD faşist çeteleri ve onunla işbirliği içerisinde olan AKP iktidarıdır. Kobanê düşmanlarıdır. Barış ve özgürlüğü ezmek isteyen İŞİD barbarlığıdır. Bu katliam MİT-Kontrgerilla-İŞİD barbarlığı marifetiyle gerçekleştirilmiştir. Partimiz sosyalist gençlerin bu barbarca ve hunharca vahşetini şiddetle lanetliyor. Katliamı gerçekleştirenlerin, planlayanların açığa çıkarılmasını talep ediyor.”
EMEP: Saldırı barış ve demokrasi güçlerine
Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan imzalı açıklamada"saldırı tüm demokrasi ve barış güçlerine, halka yapılmıştır" denildi.
"Yıllardır Ortadoğu'ya dair AKP iktidarının sürdürdüğü dış politika, Adana'da aranan TIR'larda ilaçların altına saklanan silahlar, bu aramayı yapanların yargılanması, yıllarca IŞİD'in 'terörist' olarak nitelenmeyip aksine işbirliği yürütülmesi, IŞİD terörünü Türkiye'nin içine taşımıştır. Sorumlularının açığa çıkarılması, akıbetinin diğer katliamlar gibi olmaması için yetkilileri ivedilikle göreve çağırıyoruz."
SYKP: AKP ortak mücadeleyi engellemeye çalışıyor
Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi Merkez Yürütme Kurulu açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
"Seçim sürecinden beri çeşitli kontra güçleriyle savaş provası yapan, HDP'ye dönük saldırılar organize eden, son günlerde Kürdistan'da ormanları yakan AKP, bu yöntemler ile Kürt Özgürlük Hareketi ile Türkiye Sosyalist Hareketi'nin, Türkiye halkları ile Kürt halkının ortak mücadelesini engellemeye çalışmaktadır."
Diyarbakır Barosu: Tedbirler alınmalıydı
Diyarbakır Barosu Yönetim Kurulu adına açıklama yapan Baro Başkanı Tahir Elçi Diyarbakır'da 5 Haziran'daki HDP mitinginde yaşanan bombalı saldırıyı hatırlattı.
"Bölgede benzer saldırılar olabileceği ön görülmeli ve gerekli tedbirler alınmalıydı. Adli ve idari makamların benzer saldırılar olabileceğini dikkate alarak her türlü tedbiri almalı, bugün yaşanan patlamanın failleri ve bağlantıları hızla ortaya çıkarılmalıdır."
ÇGD: Kentte IŞİD’çiler var mı, yok mu?
Çağdaş Gazeteciler Derneği'nin (ÇGD) açıklaması şöyle:
"Bundan 1 ay önce Suriye'den Urfa'ya yaşanan sığınmacı akını sırasında gazeteciler Urfa Valisi İzzetin Küçük'e, sığınmacıların Urfa'da IŞİDçilerin varlığından rahatsız olduklarını dile getirerek, 'Kentte IŞİDçi var mı?' diye sormuş, sorudan rahatsız olan Vali Küçük, dört gazeteciyi gözaltına aldırmıştı. Aradan bir ay gibi kısa bir süre geçtikten sonra, aynı şehirde, emniyetin dikkatle takip ettiği bir yardım organizasyonunda, herkesin gözü önünde bir katliam gerçekleştirilmiştir.
"Şimdi Vali Küçük'e tekrar soruyoruz:
"Kentte IŞİDçi var mıdır yok mudur? Tüm kolluk ve istihbarat yetkililerinin, çıktıkları şehirden Urfa'ya varana kadar dikkatle takip ettikleri gençler nasıl olur da bombalı saldırıya uğramışlardır? Çeteler, Urfa il sınırlarında, ellerini kollarını sallayarak, üstelik gündüz vakti, nasıl bombalı saldırı düzenleyebilmektedir?
"Gazetecilerin sorularını yanıtlamak ve kamuoyunun endişelerini dindirmek yerine beğenmediği soruları soran gazetecileri gözaltına aldıran Urfa Valisi İzzettin Küçük başta olmak üzere, Suriye'ye yönelik askeri operasyon için tansiyonu ısrarla artıran Cumhurbaşkanı ve AKP iktidarı katliamın sorumluları arasındadır."
TGC: Saldırının basın açıklaması sırasında yapılması düşündürücü
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin açıklaması şöyle:
"Terörle mücadelede ve barışı sağlamada tüm siyasetçilere, sivil toplum örgütlerine, meslek örgütlerine büyük görev düşüyor. Suruç’taki saldırının basın açıklaması sırasında yapılması düşündürücüdür. Karanlık güçler yine iş başındadır. Halka ve gazetecilere yönelik bu saldırının insanlık suçu olduğunu düşünüyoruz."
SES: 31 kişi hayatın kaybetti
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), patlamada 31 kişinin hayatını kaybettiğini, beşi ağır olmak üzere 35 yaralı olduğunu söyledi.
“Ülkemizde ve Ortadoğu’da çocuk, kadın, yaşlı, sivil demeden insanları katleden katil sürüleri bugün de Suruç’ta ortaya çıktı ve barış ile birlikte yeniden inşanın temellerini atacak gençliği hedefine aldı. “
KJA: Yöneten aklın bombaları engelleme iradesi yok
Özgür Kadın Kongresi (KJA) saldırıyı kınadığı açıklamada şöyle dedi:
"Suruç'ta patlayan bomba ilk bomba değildir. Ancak görünen odur ki, yöneten aklın bombaların patlatılmasını engelleme iradesi yoktur. Unutulmamalıdır ki Adana'da, Mersin'de, Diyarbakır'da, Suruç ve Kobane de patlayan bombalar; hükümetin sorumsuz , IŞİD'e destek ve güç veren tutumunun, toplumun her kesiminden gelen itirazlara rağmen, ısrarla sürdürülmesinin sonucudur."
TMMOB: Katilleri herkes biliyor
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Genel Başkanı Mehmet Soğancı imzasıyla yayınlanan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
"Katilleri de, bu ortamı hazırlayanları da aslında herkes çok iyi biliyor. Emperyalizmin çıkarları ile Ortadoğu halklarına kan kusturanlar, katilleri bu ülke coğrafyasında kollayanlar, besleyenler ve işbirliği içinde olanlar bu katliamın gerçek sorumlularıdır."
DİSK: Bir an önce aydınlatılmalı
DİSK Yönetim Kuruku adına açıklama yapan Genel Başkanı Kani Beko saldırıyı "Türkiye'nin geleceğine ve insanlığa karşı işlenmiş bir suç" olarak tanımladı.
Bölgede yaşayan bütün DİSK üyesi işçileri yaralılara kan vermek üzere hastaneye gitmeye, diğer şehirlerdeki üyeleri de düzenlenecek olan protesto ve anma etkinliklerine katılmaya çağırdı.
"Kısa süre önce HDP'nin Diyarbakır Mitingi'ne yönelik saldırı aydınlatılmadığı için benzer bir katliama daha tanık olduk. Sorumlular halkın vicdanında ve tarih huzurunda elbette hesap verecektir. Ancak olay bir an önce bütün detaylarıyla aydınlatılmalıdır."
Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Dayanışma Derneği (TAYAD), Mezopotamya Hukukçular Derneği, Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP), Sosyalist Dayanışma Platformu (SODAP), Uluslararası Af Örgütü, Eğitim Sen, AKA-DER, Komünist Parti (KP), İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER), İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC), Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi, Halkevleri, İşçilerin Sesi Gazetesi, Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (HAK-İŞ), Halk Cephesi, Özgürlükçü Hukukçular Derneği, TKP 1920, Halkın Hukuk Bürosu, İnşaat Mühendisleri Odası, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Demokratik Toplum Kongresi (DTK), Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası’nın aralarında bulunduğu çok sayıda örgüt de saldırıyı kınama açıklaması yaptı. (BK/ÇT)
* Fotoğraf: Anadolu Ajansı