Düşünce Suçuna Karşı Girişim’in 2009’da yayınladığı “Güçlükonak’ta Ne Oldu?” başlıklı video.
Şırnak Güçlükonak'a bağlı Çevrimli ve Yatağan köylerinden 11 kişi jandarmalarca gözaltına alındı, öldürüldü. Failler tespit edilmedi, dava açılmadı, hiçkimse suçlanmadı. Dava açılması için başvuru yapanlar ise yargılandı. AİHM2in Türkiye’yi mahkum etmesi de bir şeyi değiştirmedi.
18 yıl önce ne oldu?
PKK'nin 15 Aralık 1995'te ilan ettiği tek taraflı ateşkesin ardından 12 Ocak 1996'da Şırnak Güçlükonak'a bağlı Çevrimli ve Yatağan köylerine baskın yapan askerler, dağdaki yakınlarına yardım ettikleri iddiasıyla Abdullah İlhan, Ahmet Kaya, Ali Nas, Neytullah İlhan, Halit Kaya ve Ramazan Oruç'u gözaltına aldı.
Gözaltına alınanların Taşkonak Jandarma Taburu'nda işkence ile öldürülmesinin ardından 15 Ocak'ta karakoldan Koçyurdu köyüne telefon eden jandarma, gözaltına alınanların serbest bırakılacağını, onları almak için bir minibüs getirilmesini istedi.
Bu durumdan şüphelenen köy korucuları Hamit Yılmaz, Abdülhalim Yılmaz, Mehmet Öner ve Lokman Özdemir, şoför Ramazan Nas'ı yalnız bırakmamak için onunla birlikte karakola gitti. İddiaya göre, jandarmalar onları da öldürdü ve öldürülen 11 kişi aracın koltuklarına bağlanıp başlarına çuval geçirilerek jandarma kontrolündeki minibüsle yola çıktı.
Askerlerin ve korucuların beklediği noktaya gelince aracın içindeki jandarmalar inerek uzaklaştı. Minibüs önce silahla tarandı; sonra atılan roketlerle cesetler yakıldı.
Katliamın ardından 16 Ocak'ta Genelkurmay Başkanlığı askeri helikopterle gazetecileri Güçlükonak'a götürdü ve katliamı PKK'nin yaptığını söyledi.
Öldürülenlerin yakınları Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) Temmuz 1996'da başvurdu. AİHM bu davada Türkiye'yi mahkum edip, öldürülenlerin yakınlarına tazminat ödenmesine hükmetti.
Gazeteci Celal Başlangıç, insan hakları savunucusu Şanar Yurdatapan, avukat Ercan Kanar, Barış Meclisi'nden Hakan Tahmaz ve sendikacı Münir Ceylan 1996'da yaptıkları suç duyurusu nedeniyle Genelkurmay'ın karşı suç duyurusuyla "orduya hakaretten” yargılandı, Yargıtay kararıyla beraat ettiler. Aynı isimler, 2000, 2002 ve 2009'da üç suç duyurusunda daha bulunmasına rağmen bir sonuç alınamadı. Güçlükonak’la ilgili dava açılmadı. (AS)