Hapishane Doktoru “Faranjit” Dedi, Kanser Çıktı

Sivil toplum örgütleri, kanser teşhisi konulan mahpus Murat Ekin ile ilgili “Hapishanelerde bir ölüm daha istemiyoruz” başlığıyla açıklama yaptı. Açıklamaya göre, Bolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan Ekin’in rahatsızlıklarıyla ilgili tedavi olma girişimleri yetkililerce beş ay boyunca engellendi. Ekin şu anda 4. evre kanser hastası.

Hastane: İşlerimiz yoğun

Ekin STÖ’lere yazdığı mektupta durumunu şöyle anlatmıştı:

“Ağır akciğer hastasıyım. Üç ay önce sesim kısıldı, uzun süre düzelmedi. Cezaevi doktoru ‘faranjittendir’ dedi. Düzelmeyince tekrar gittim. ‘Burnundaki tıkanıklıktan olabilir’ dedi. Devlet hastanesine kulak-burun-boğaz bölümüne sevk edildim.”

“Buradaki muayenede ‘sol ses tellerimin hiç çalışmadığı, akciğerimde ciddi bir sorun olduğu’ tespiti yapıldı. Göğüs hastalıkları uzmanı muayene etti ve akciğer tomografisi çekildi. 2 Nisan 2014’teki tomografi sonucuna göre sol akciğerimde nodüller var ve ayrıca 1,5 cm büyüklüğünde bir kitle (kist) var.”

“Bolu İzzet Baysal Üniversite Hastanesi’ndeki tomografimi inceleyen doktor ‘kanser olabilir, biyopsi yapılması gerekir’ demesine rağmen, hastane ‘işlerimiz yoğun’ gerekçesiyle biyopsi için randevu vermedi.”

“Dışarıda 10 günde yapılırdı”

“Sevkimi Ankara Numune Hastanesi’ne yaptırdım. Numune de beni sanatoryum hastanesine sevk etti. Göğüs hastalıkları uzmanı beni muayene etti ve beni hastaneye yatırmak istedi fakat mahkum koğuşu doluydu. Kan alıp çeşitli randevular verip Bolu’ya geri yolladı.”

“Biyopsi, beyin emarı ve radyoloji için randevularım var. Yani en az dört defa Ankara’ya gidip gelmek zorundayım. 10 gün içinde 4-5 defa Bolu’dan Ankara’ya ring ile götürülüp getirileceğim. Hastanede ring içinde kelepçeli bir şekilde bekletiliyorum. Hastalığıma bu tetkikler sonucunda teşhis konulacak. Dışarıda olmuş olsaydım tüm bu işlemlerin hepsi 10-15 gün içinde yapılabilirdi.”

Ekin’in arkadaşlarının yazdığı 10 Haziran tarihli bir başka mektupta Ekin’e kanser teşhisinin konulduğu belirtildi. Doktorlar hastalığının 3. aşamada olduğunu ve umut olmadığını söyledi. Bu son mektuptan sonra Murat’ı ziyaret eden avukat ve aileler ise hastalığın 4. aşamaya geçtiğini iletti.

Haftada altı ölüm

STÖ’ler “Ekin’in anlattıkları gösteriyor ki hastalığının teşhisi bir ihmaller ve ilgisizlikler zinciri nedeniyle beş ayı aşkın bir süre geciktirildi” açıklamasını yaptı.

Açıklamada, Adalet Bakanlığı’nın açıkladığı mahpus ölüm sayıları dikkate alındığında son üç yıl içinde her hafta en az altı ölüm yaşandığı ifade edildi.

“Adalet Bakanlığı, hükümet ve parlamentonun başlıca sorumlusu olduğu bu ölümleri engelleyici adımlar atmak zorunda. Bu adımların ilki Ekin’i ve ağır hasta diğer mahpusları tahliye etmek ve dışarıda tedavilerine olanak sağlamak. Diğer önemli adım, sivil toplum örgütleri ve meslek kuruluşlarından oluşturulacak bir heyete hapishanelerde hastaları tespit edebilme olanağının tanınması.” (AS)

* Açıklamada imzası bulunan sivil toplum örgütleri: Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST), Dışarıda Deli Dalgalar İnisiyatifi, Eşit Haklar İçin İzleme Derneği (ESHİD), Görülmüştür.org, İnsan Hakları Derneği Genel Merkezi (İHD), Mahsus Mahal Derneği, MAZLUMDER Cezaevi Komisyonu, Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı (TOHAV), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV)