"Gözaltında Kaybedilen Kadınlara Ne Oldu?

Cumartesi Anneler/İnsanları Galatasaray’daki 467. Buluşmalarında gözaltında  kaybedilen kadınların akıbetini sordu, 1919’da gözaltındayken öldürülen ve bedeni kaybedilmek istenen Rosa Luxemburg’u andı.

Savaş: Rosa'nın mirası yaşıyor

Basın açıklamasını okuyan Cumartesi Anneleri/İnsanları’ndan Evrim Savaş Alman Komünist Partisi kurucusu Luxemburg’un politik kimliği nedeniyle devletin hedefinde olduğunu belirterek şöyle konuştu:

“Luxemburg 15 Ocak 1919’da Berlin’de kaldığı evden gözaltına alındı. Milliyetçi Freikorps birliklerinin karargahı olarak kullanılan Eden Oteli’ne götürülerek işkence edildi. Tutukevine nakledileceği söylenerek bindirildiği arabada kurşunlanarak katledildi. Kaybetmek amacıyla ayağına taş bağlanıp Spree nehrine atıldı.

“Bedeni dört buçuk ay sonra 31 Mayıs 1919 günü Landweher kanalında tesadüfen bulundu. Sekreteri ve arkadaşı onu üzerindeki kolye, mavi elbise ve çoraplarından tanıyarak teşhis ettiler. Berlin Friedrichsfelde’deki mezarlığa defnedildi. Naziler iktidara geldiklerinde bu mezarlığı yerle bir ettiler. O nedenle bugün kemiklerinin mezarlığın ne tarafında olduğu bilinmiyor. Ama Rosa’nın izini dünyadan silmek isteyen zalimlere inat, onun insanlığa bıraktığı onurlu miras yaşıyor.

“Rosa’dan yıllar sonra bu topraklarda da kadınlar devletin güvenlik güçlerince veya devletin desteğiyle hareket eden paramiliter gruplarca gözaltına alınarak kaybedildiler.”

Gözaltında kaybedilen kadınlara ne oldu?

Savaş, yetkililere, gözaltında kaybedilen kadınlara ilişkin şu soruları yöneltti:

* 1992 yılında Cizre’de gözaltına alınan18 yıl sonra yol yapım çalışması sırasında kemikleri bulunan Makbule Ökdem’e ne oldu?

* 27 Temmuz 1992 günü Dersim’de gözaltına alındıktan sekiz gün sonra işkenceden tanınmaz haldeki bedeni Elazığ Karşıyaka Kartepe mevkiinde gömülü bulunan Ayten Öztürk’e ne oldu?

* 24 Aralık 1993 günü Bitlis’in Tatvan, Wanik köyündeki evlerinden kardeşi Ramazan ile birlikte askerler tarafından gözaltına alınan Hamide Şarlı’ya ne oldu?

* 24 Eylül 1994 günü Dersim Mirik’te köye yapılan askeri operasyon sonrası kaybolan Hatun Işık, Yeter Işık, Elif Işık, Gülizar Serin ve onun üç yaşındaki kızı Dilek Serin’e ne oldu?

* 5 Ekim 1994’te gözaltına alınan Lütfiye Kaçar’a ne oldu?

* 24 Ocak 1995 günü Ankara’da gözaltına alınan işkence edilmiş bedeni 76 gün sonra Gölbaşı’nda bulunan Ayşenur Şimşek’e ne oldu?

* 1 Mayıs 1995 günü Diyarbakır Bismil’de gözaltına alınan Hatice Şimşek’e ne oldu?

* 28 Kasım 1996 günü Diyarbakır’da eşi Mahmut ile birlikte gözaltına alınan ve iki yıl sonra kimsesiz olarak defnedildiği Cizre Asri Mezarlığı’ndaki bedenine ulaşılan Fahriye Mordeniz’e ne oldu?

* 26 Eylül 1997 günü Kulp – Diyarbakır yolunda otomobilleri durdurularak eşi Orhan ile birlikte beyaz Toros ile kaçırılan Zozan Eren’e ne oldu?

* 31 Mart 1998 günü İzmir, Çeşme, Alaçatı’da üç arkadaşı ile birlikte gözaltına alınan Neslihan Uslu’ya ne oldu?

* 16 Temmuz 1998 gecesi derin devlet yapılanması olan Hizbullah tarafından Mersin’de kaçırılan, 21 Ocak 2000 tarihinde Konya, Meram’da bir villanın bodrumunda  işkence edildikten sonra gömülen bedenine ulaşılan Konca Kuriş’e ne oldu?

Savaş, gözaltında kaybedilen kadınların faillerinin bulunmasından devletin sorumlu olduğunu belirterek “Bu görevi yerine getirmeyen yetkililer suç işliyor” dedi. (EA)