12 Eylül darbesinin Genelkurmay Başkanı ve 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile dönemin Hava Kuvvetleri Komutanı Emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya, 12 Eylül davasında "haklarının ihlal edildiği" gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulundu.
Evren ve Şahinkaya'nın avukatlarının Anayasa Mahkemesi'ne verdiği dilekçede, darbecilerin, 12 Eylül 1980-6 Aralık 1983 arasında kanunun açıkça suç saydığı eylemlerinin bulunmadığı savunuldu.
Ayrıca, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 146. maddesindeki "Meclis'i ortadan kaldırma suçunu işledikleri" iddiasıyla açılan kamu davasının hukuken yok hükmünde olduğunun tespiti için yapılan başvurular hatırlatıldı.
Evren ve Şahinkaya'nın avukatları Bülent Hayri Acar, Burak Başkale ve Sezin Duygu Tuncer, davanın görüldüğü Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne verdikleri dilekçeyle, "12 Eylül iddianamesinin ve kamu davasının hukuken yok hükmünde olduğunun tespitini" istemiş, mahkeme talebi reddetmişti.
Anayasa Mahkemesi'ne verilen dilekçede, mahkemenin verdiği ret kararı gereğince iç hukuk yolları tüketildiğinden bireysel başvuru hakkının kullanılmasına karar verildiği ifade edildi.
Avukat Bülent Acar, Vatan gazetesine yaptığı açıklamada, "Bireysel başvuruya gidiyoruz çünkü ortada dava yok. Reddedilirse AİHM'e gideceğiz" dedi. acar, neden bu yola başvurduklarını da şöyle açıkladı:
"Davanın başında verdiğimiz kamusal savunmanın özeti şuydu: İddialara konu, fiil ve olguların tamamı Anayasadan kaynaklı ve anayasanın teminatı altında olan eylemlerdir. Müvekkiller ihtilal yapmışlardır. Bunun hukuktaki karşılığı kurucu iktidar olma eylemidir."
"Kurucu iktidar olma eylemi de herhangi bir suçun konusu değildir. Evren ve Şahinkaya'ya yargı mensuplarının suç isnat etme, yargılama yapma erkleri yoktur. Özetle: ortada dava yok demiştik. Temel iddiamızda değişiklik olmadı, hala dava yok diyoruz."
12 Eylül darbesi davasının 10. duruşması 17 Ocak'ta görüldü. Mahkeme sanıkların duruşmalardan vareste tutulmasına karar verdi. (AS)