İTÜ'lü araştırma görevlileri işten çıkarmalara karşı mücadelelerine devam ediyor. İTÜ'lü araştırma görevlilerinden bir grup bugün Ankara'ya siyasi parti başkanları ve Milli Eğitim Komisyonu ile görüşmeye giderken araştırma görevlileri kampüsteki mücadelelerine yağmur ve soğuğa karşı halaylarla devam ediyor.
Basın açıklaması yapan İTÜ'lü araştırma görevlilerine öğrenciler ve Eğitim-Sen'de destek verdi. Açıklamada, ekim ayından itibaren rektörlük binası önüne kurulan çadırda devam eden eylemin "İTÜ'de gidici değil, kalıcıyız" sloganıyla karavana taşındığı belirtilirken, göreve atandıktan sonra, "Bana 100 gün verin" diyen İTÜ Rektörü Mehmet Karaca'nın 100 görev gününde İTÜ'de yaşananları özetlendi.
Asistanlar çıkarıldı, güvenlik görevlileri alındı
* Azami süreyi aşma gerekçesiyle araştırma görevlileri işten çıkarıldı. Bunun yanlış̧ ve hukuksuz bir uygulama olduğunu iddia edenlerin talepleri görmezden gelindi. Azami süreyi aşmadan tezini bitiren araştırma görevlilerinin 33-a kadrosuna geçişleri engellendi. Yurtdışı görevlendirmeler azami süre gerekçesiyle maaşsız yapılmaya başlandı. Azami süreyi geçen öğrencilerin de kongre katılım destekleri iptal edildi.
* Süreden sayılmayan izinler, çalışma süresi hesabına dahil edildi. Böylece önceki uygulamalara göre çalışmalarını planlayan, yurtdışı görevi, doğum izni veya özel sebeplerle Enstitü onayıyla süreden sayılmayan izin hakkını kullanan araştırma görevlileri mağdur oldu.
* 2547 sayılı YÖK kanuna aykırı 33-a'ya geçiş kriterleri getirildi.
* 2002 yılından beri yayında olan ve Türkçe yayınlanan sınırlı sayıdaki dergiden biri olan İTÜ Dergisi, gerekçesi açıklanmadan kapatıldı.
* Yurtdışı bilimsel araştırma toplantılarına katılım desteği için indeksli makale şartı getirildi.
* Yıllardır hazırlığı yapılan sosyal bilim bölümleri ve fakültesinin açılmamasına karar verildi.
* Emekli öğretim üyelerinin ders ve danışmanlık görevleri sınırlandı.
* Bazı projelerin yürütücüleri gerekçe bildirilmeden değiştirildi.
* İTÜ Nano Projesi ve Temiz Oda Laboratuarı'nın sorumlu öğretim üyesi değiştirildi, bazı donanımlara el kondu ve ilgili projenin geliştirilmesi engellendi.
* Rektörlükte çalışan çok sayıda idari personelin görev yeri değiştirildi.
* Taşeron şirket çalışanlarının servis araçlarını kullanmaları yasaklandı. Tepkiler üzerine fiilen bu yasak kaldırılsa da, resmi bir değişiklik ve açıklama yapılmadı.
* Kampüs güvenlik görevlilerinin sayısı 1,5 katına çıkarıldı. Kampüste tüm gün güvenlik devriye aracı uygulaması başladı.
* Rektörlükle iletişim kanalları kapalı tutuldu, dilekçeler yanıtsız bırakıldı ve randevu talepleri geri çevrildi.
Kampüste yaşam alanı
Açıklamada İTÜ'de dönüşüme neden olan bu uygulamaların üniversite kamuoyunun görüşünün dikkate alınmadan hayata geçirildiği belirtilerek, rektörün bu tavrının, demokrasi anlayışıyla uyuşmadığı vurgulandı.
Karavanın yaşam alanları olduğunu ve sürekli olarak karavanda kalacaklarını söyleyen İTÜ'lü araştırma görevlileri kampüs içindeki eylemlerini tiyatro, toplantı ve konserlerle sürdürecek. (BK/HK)
Fotoğraflar: Hakan Çelik