Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü Mersin ve Adana'daki cezaevleriyle ilgili bianet'e yaptığı açıklamada, özellikle Karataş Kadın Cezaevi'nde aşırı derecede hijyen sorunu olduğunu ifade etti.
Gazeteci Tayyip Temel'in avukatı Cemil Özen de ciddi sağlık sorunlarının başladığını, Temel'in duymada, konuşmada ve yürümede zorluk yaşadığını söyledi.
Temel ve Diyarbakır D ve E Tipi cezaevlerinde açlık grevi yapan tutuklu ve hükümlüler vitamin alamıyorlar.
"Yedi çocuk da açlık grevine girdi"
Kürkçü, Mersin ve Adana'da açlık grevi yapan mahpuslarla ilgili şu bilgileri verdi:
"Adana Kürkçüler Cezaevi'nde 20, Karataş Kadın Kapalı Cezaevi'nde beş kişi açlık grevinde. Mersin E Tipi Cezaevi'nde de çocuk tutuklulardan yedisi açlık grevine başlamış durumda."
"Kürkçüler Cezaevi'ndeki açlık grevcilerinin hepsi hükümlü, yarısı 5 Ekim'den, diğerleri 15 Ekim'den bu yana açlık grevinde. 5 Ekim'de açlık grevine başlayanların sağlık durumunda bozulmalar başladı. Henüz hastaneye kaldırılan kimse yok."
"Açlık grevcileri görüşe de çıkmıyor"
Kürkçü, buradaki cezaevi yönetiminin olumsuz bir tutumu olmadığını, Karataş'ta ise yönetim ile açlık grevi yapan kadınlar arasında bir gerginlik olduğunu belirtti.
"Karataş Cezaevi'nde açlık grevi yapan kadınlar ayrı koğuşa alınmış durumda. Açlık grevi yapanlar görüşe de çıkmıyorlar, aldığımız bilgilere göre bir tecrit durumu söz konusu değil bu bölgedeki cezaevlerinde, yanlarında refakatçi kalıyor."
"Doktor kontrolü olup olmadığını" sorduğumuz Kürkçü, Karataş'ta istediklerinde muayene olabilecekleri bir doktorun olduğunu, Kürkçüler Cezaevi'nde de aile hekimi olduğunu söyledi.
"Parası olmayan musluk suyu içiyor"
Açlık grevindeki bazı mahpusların musluk suyuna mecbur bırakıldığı iddiasıyla ilgili de şu açıklamayı yaptı:
"Karataş Cezaevi'nde zaten ağır bir hijyen sorunu vardı, suları akmıyor. İtfaiye su getiriyor cezaevine ama bu da içme suyu değil, temizlik suyu. İnfaz koruma memurları da bu suyu kendilerinin içmediğini söylediler. Ancak içme suyu alacak parası olmayan mahpuslar bu suyu içmek zorunda kalıyorlar."
Karataş Cezaevi'nde tek kişilik yerde iki kişinin kaldığını söyleyen Kürkçü, hapishanede fare ve haşerat problemi de olduğunu söyledi.
"B1 vitamini ya da vitamin kompleksi alınıyor mu" diye sorduk, şöyle yanıtladı:
"Meyve suları içerek doğal yollardan vitamin almaya çalışıyorlar. Ancak ilaç kullanımına ihtiyaç var, hekimler süreci izlemeli."
Kürkçü, bu meselenin sanıldığından çok daha ciddi sonuçlara gebe olduğunu, "Hükümet'in mahpusların kararlılığını test etmemesi gerektiğini" söyledi, can kaybı yaşanabileceğini ifade etti.
"Şu an grevin neden ve nasıl başladığını konuşmak yerine yaşam riski ve haklı talepleri olan insanlarla ilgili çözüm için çaba gösterilmeli."
"Vitamin isteğimiz reddedildi"
Diyarbakır ve Diyarbakır D ve E Tipi cezaevlerinde 12 Eylül'den beri açlık grevi yapan müvekkilleri olan Avukat Özen, sağlık durumu ciddi şekilde bozulanlar olduğunu açıkladı.
"Baş ağrısı, baş dönmesi, eklem rahatsızlıkları, kusma, ishal, uyku bozukluğu, uyku düzensizliği, algıda zayıflık gibi şikayetleri var."
Gazeteci Temel'in ara vermeden en fazla birkaç dakika konuşabildiğini, sese duyarlılığının arttığını, yürümede ve okuma ve konuşmada zorluk yaşadığını söyleyen Özen, Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde vitamin kompleksi için başvuru yapıldığını, yönetimin bu isteği kabul etmediğini ifade etti.
Bu konuyla ilgili ulaştığımız cezaevi yönetimi, açlık grevleriyle ilgili konuşma ve bilgi verme yetkilerinin olmadığını, açıklama yapmayacaklarını söyledi.
Temel'in artık su içmekte bile zorlandığını, aşırı kilo kaybı olduğunu söyleyen Özen, "Açlık grevinde olanlar yarım saatte bir mazgallardan kontrol ediliyor, doktor kontrolü de yapılıyor" dedi.
Özen, BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak'a mektup yazan mahpus Mazlum Tekdağ ile 12 Eylül'de açlık grevine başlayanların Temel'le benzer durumda olduğunu söyledi. (AS)