Cezaevlerinde meslek edindirme kursları ve atölyeler adı altında, mahkumların günlük 6 lira gibi ücretler karşılığında zorla çalıştırılması son zamanlarda sıklıkla tartışılır oldu.
Fırat Haber Ajansı'nda (ANF) 30 Haziran'da çıkan bir habere göre, Denizli Bozkurt Açık Kadın Ceza İnfaz Kurumu'nda kadın mahkumlar zorla çalıştırılmaya devam ediliyor, çalışmak istemeyenler ise kapalı cezaevine gönderilmek veya görüşlerinin engellenmesi gibi cezalarla karşı karşıya kalıyor.
Sen misin çalışmayan?
Denizli Bozkurt Açık Kadın Cezaevi'nde cezasının üçte ikisini kapalı cezaevinde çeken bir kadın, iyi halli olduğu gerekçesiyle Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin Uygulanması Hakkında Yasa uyarınca açık cezaevine alındı.
Kadın mahkum, Denizli Açık Cezaevi'ndeki tekstil atölyesinde zorla çalıştırılmayı kabul etmedi. Cezaevi idaresi, bunun üzerine mahkumun "iyi halli" niteliğini kaybettiği gerekçesiyle kapalı cezaevine geri gönderilmesi için Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü'ne başvurdu.
Genel Müdürlük de 'olur' verdi. Kadın mahkum, yasal hakkı olduğu halde açık cezaevinden alınarak, kapalı cezaevine konuldu.
İnternetten satış yapılıyor
Denizli Açık Cezaevi'nde kadın mahkumlar zorla çalıştırıldıkları atölyelerde nevresim, havlu, bornoz, yastık kılıfı gibi ürünlerin yanı sıra askeri üniforma da üretiyor. Ucuz iş gücüyle yaptırılan ürünler ise cezaevinin internet sayfasında bulunan "ürünlerimiz" linkinden dileyenlere 25 lira karşılığında satılıyor.
"Mahkumların hepsiyle görüştüm"
2009'da kendisine gelen bir şikayet telefonu üzerine Denizli Bozkurt Açık Kadın Ceza İnfaz Kurumu'na gittiğini söyleyen İnsan Hakları derneği yöneticisi Avukat Eren Keskin, burada hemen hemen tüm kadınlarla görüştüğünü söyledi.
"Mahkumların hepsi zorla çalıştırıldıkları için çok şikayetçiydi" diyen Keskin, mahkumlara lojmanlarda temizlikten çöp toplatmaya, kanalizasyon temizliğinden tekstil işlerine kadar pek çok işte zorunlu görev verildiğini anlatıyor.
Keskin, bu işleri yapmak istemeyen mahkumların ise "Bu işleri yapmak zorundasınız, eğer yapmazsanız sizi kapalı cezaevine göndeririz, görüş hakkınızı engelleriz" gibi tehditlere maruz kaldıklarını anlatıyor ve ekliyor:
"Daha sonra ben müdürle görüştüm. Müdür, mahkumların şikayetlerinin yalan olduğunu söyledi. Sonradan öğrendim ki, arkamdan benimle görüşen kadınları toplayıp, 'Bu zaten teröristlerin avukatı', 'Kim çağırdı bu kadını buraya' gibi sözler sarf etmiş. Yani benim oraya gidip mahkumlara sahip olma girişimim de kendilerine yeni bir tehdit unsuru olarak geri dönmüş oldu. Ben de cezaevinde gördüklerimi bir rapor haline getirdim."
"Zorla çalıştırmak AİHS'ye aykırı"
Artık cezaevlerinin ucuz iş gücü üzerinden rant elde edilen yerler haline gelmeye başladığına dikkat çeken avukat Keskin, isteyen mahkumların, meslek edinmek için, boş kalmamak için çeşitli işlerde tabi ki çalışabileceğini, ancak mahkumların zorla çalıştırılmasının, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne (AİHS) aykırı olduğunun altını çiziyor. (EKN)