Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi, Çağdaş Gemik'i ateş edip öldüren polis memuru Mehmet Ergin'e 16 yıl hapis cezası verdi. Ergin Antalya L Tipi Cezaevi'nde tutuluyor.
Gemik ailesinin avukatı Münip Ermiş'in bianet'e verdiği bilgiye göre, mahkeme Ergin'in Gemik'i tanımadığı, Gemik'le arasında husumet bulunmadığı ve durdurmak amacıyla ateş ettiği gerekçelerine dayanarak kasten öldürmek yerine olası kasıtla öldürmek suçundan ceza verdi.
Ermiş, aradaki farkı şöyle açıkladı: "Kasten öldürme olsaydı ceza müebbet hapis olacaktı. O da indirimle 27-28 yıl olabilirdi. 'Olası kasıt' kişinin eyleminin sonuçlarını öngördüğünü ama umursamadığını anlatmak için kullanılan bir hukuki terimdir."
"Polisin cezasız kalmayacağına dair önemli bir mesaj"
Ermiş, kararı "Yetkilerini artıran yeni yasadan sonra, polislerde 'istediğimizi döver, istediğimizi vururuz, başımıza bir şey gelmez' algısı oluştu. Bu ceza, bu algıyı değiştirebilir. Yeni yasadan sonra bir polise verilmiş en yüksek ceza. Silah kullanıp şiddet uyguladıklarında cezasız kalmayacaklarına dair önemli bir mesaj" diye yorumladı.
"Polis yetki yasası değişsin artık"
Ancak Ermiş, esas olanın, polisin yetkilerini belirleyen yasanın, ancak zorunlu hallerde ve başka bir çare kalmamışsa silah kullanma yetkisi verecek şekilde değiştirilmesi olduğunu vurguluyor.
Ailesi, Ergin'in oğullarını "kasten" öldürdüğünü savunuyor. Ermiş'e göre polis memuru Ergin büyük olasılıkla davayı temyize götürecek. "Biz burada da kasten öldürme olduğunu savunacağız" diyor Ermiş.
18 yaşındaki Gemik, 27 Ekim 2008'de boynundan vurularak ölmüştü.
Polis Ergin, Gemik'in ve arkadaşı Halil Keşifçi'nin üzerinde olduğu motosikletin ardından "dur ihtarı"nda bulunduklarını, kaçmalarının "etkin direnme"ye girdiğini, dolayısıyla ateş etme yetkilerinin olduğunu, Gemik'in arkasından önce havaya ateş ettiğini, daha sonra peşinden birkaç adım atarken ayağının kaydığını ve silahının ateş aldığını savunuyordu.
Davanın savcısıysa, Ergin'i kasten öldürmekle suçluyor şu gerekçeleri sayıyordu:
1. Gemik'in üzerinde olduğu motosiklet tanınabilir. Plakası belli.
2. Olay gündüz saatlerinde gerçekleşti.
3. Gemik aranan bir kişi değil.
4. Gemik mukavemette (direnme) bulunmadı.
5. Polisin bu koşullarda ateş etme yetkisi yok.
6. Polis ustadır. Ayağının kayması geçerli değil.
7. Hayati bölgeye isabetli bir şekilde ateş edildi.
İki yılda polis silahıyla 40 kişi öldü
Türkiye İnsan Hakları Vakfı'nın (TİHV) raporuna göre, Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu'nun (PVSK) değiştirildiği Haziran 2007'den sonraki iki yıl içinde, polisin silah kullanması nedeniyle ya da kişilerin güvenliğinden sorumlu olduğu gözaltı merkezlerinde, toplam 53 kişi öldü. 13 kişi gözaltı merkezlerinde öldü.
Polisin dur ihtarına uyulmadığı gerekçesiyle ateş açması, gösterilere müdahale etmesi, gerçekleştirdiği ev baskınları sırasında silah kullanması sonucunda toplam 40 kişi yaşamını yitirdi; 53 kişi yaralandı.
Bu süre içinde toplam 416 işkence ve kötü muamele olayı gerçekleşti. (TK)