RSF Basın Özgürlüğü Endeksi'nde Türkiye 180 Ülke Arasında 154. Sırada

Haberin İngilizcesi için tıklayın

Türkiye, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün “Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi”nde bu yıl 180 ülke arasında 154’üncü sırada yer aldı. Türkiye, geçen yıl raporda 157. sırada yer alıyordu.

Rapora göre, basın özgürlüğü sıralamasında Norveç dördüncü kez en özgür ülke oldu. Norveç’i Finlandiya ve Danimarka izledi. İsveç dördüncü, Hollanda beşinci, Jameika altıncı, Kosta Rika yedinci, İsviçre sekizinci, Yeni Zelanda dokuzuncu ve Portekiz listede onuncu sırada yer aldı.

Bu yılki listede sıralamanın sonunda Kuzey Kore yer aldı. Kuzey Kore , geçen yılın sonuncusu Türkmenistan’ın yerini devralırken, Eritre 178 ve Çin ise 177'inci sırada yer aldı. Cibuti 176, Vietnam 175, Suriye 174, İran ise 173’üncü sırada yer aldı. Listete Türkiye’nin önünde Belarus, arkasında ise Rwanda yer aldı.

Sıralama için TIKLAYIN

Endeks sayfasında ülkeler için şu özetlemeler yapıldı:

Norveç: Yıllardır demokrasi ve ifade özgürlüğü sıralamasında üst kademelerde bulunuyor. Hükümet son dönemde ifade özgürlüğü koşullarının kapsamlı bir şekilde gözden geçirilmesi için bir komisyon görevlendirdi. Üyelerinden, kamuoyunun tartışmalara katılımı teşvik etmelerini, sahte haberlerin yayılmasını önlemeleri için çalışma yürütmelerini ve nefret söylemini engelleme yöntemlerini değerlendirmelerini istiyor. 

Almanya: Anayasal güvenceler ve bağımsız yargı, gazetecilere elverişli bir ortam sağlıyor. Anayasa Mahkemesi sürekli olarak basın özgürlüğünün savunulmasına hükmediyor. Ancak, aşırılık yanlıları gazetecileri bazen tehdit ve taciz ediyor. Hatta bazen fiziksel olarak saldırılarda bulunuyor. Bu tür ihlallerin çoğu aşırı sağa atfedilebilirken, birkaçı da radikal solculardan kaynaklanıyor. Medya çoğulculuğu, özellikle yerel gazeteler açısından, ekonomik nedenlerle erozyona uğruyor.

Yunanistan: Merkez sağ yani Yeni Demokrasi Partisi, Temmuz 2019 genel seçimlerinde görevdeki Syriza'ya karşı büyük bir zafer kazandı. Başbakan Kyriakos Mitsotakis'in kısa süre sonra, kamu yayıncısı ERT'yi ve devlet haber ajansı ANA-MPA'yı yeni doğrudan gözetimi altına aldı.

Jameika: Jamaika, ifade özgürlüğüne en fazla saygı duyan ülkeler arasında yer alıyor. Gazetecilere yönelik nadir fiziksel saldırılar bununla telafi edilebilir. 2013'te Temsilciler Meclisi tarafından kabul edilen hakaret suçunu ortadan kaldıran yasa doğru yönde atılmış bir adım olsa da, RSF Veri Koruma Yasası da dahil olmak üzere gazeteciler üzerinde etki yaratabilecek bazı yasalarla ilgili endişeleri dile getirdi.

Fransa: 2019'da gazetecilere yönelik fiziksel saldırı ve tacizlerde çok rahatsız edici bir artışa yaşandı. Birçok gazeteci polis tarafından ateşlenen plastik mermi veya göz yaşartıcı gazlar nedeniyle yaralandı, emeklilik reformuna karşı protestolar sırasında öfkeli göstericiler tarafından saldırıya uğradı. Protestoları izlemeleri engellendi ya da ekipmanlarına el konuldu.

Çin: Başkan Xi Jinping, haberler ile bilgilerin kontrolüne ve vatandaşlarının çevrimiçi gözetimine dayanarak Çin'de yeni bir model oluşturmayı başardı. Aynı zamanda Çin "yeni bir dünya medyası düzenini" teşvik ederek bu baskıcı modeli ihraç etmeye çalışıyor. Çin medyası şimdi Komünist Parti'nin yakın kontrolü altındayken, ülkede çalışmaya çalışan yabancı muhabirler alanda gittikçe daha fazla engelle karşılaşıyor. Şu anda 100'den fazla gazeteci Çin'de hayatlarını tehdit eden koşullarda tutuklu bulunuyor.

Türkiye: İnternet sitelerinin ve sosyal medyanın sansürü benzeri görülmemiş seviyelere ulaştı. Yetkililer artık çevrimiçi video hizmetlerini kontrol altına almaya çalışıyor. Türkiye'nin Libya ve Suriye'yedeki askeri varlığı ile göçmen sorunu sansürü ve sansüre tabi olan konuların kapsamını genişletti. Yargı sisteminin siyasi amaçlar için kullanımını artırdı. 

“Salgın önümüzdeki 10 yılı şekillendirecek”

RSF Genel Sekreteri Christophe Deloire,  hazırlanan raporda Covid-19 pandemisinin önümüzdeki 10 yılın gazeteciliğini şekillendireceğini ifade etti. RSF Yönetim Kurulu sözcüsü Katja Gloger ise "Korona pandemisi dünyadaki mevcut baskıcı eğilimleri bir büyüteç gibi bir araya topladı“ dedi. Fakat Gloger, listenin pandemi başlamadan önce hazırlandığını hatırlattı. (HA / DB)