Fotoğraf: Roberto Bulgrin (Deniz Yücel / Twitter)
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Die Welt gazetesinin eski Türkiye Temsilcisi Deniz Yücel'in yargılandığı davaya bugün İstanbul Çağlayan Adliyesi'ndeki 32. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi.
‘Örgüt propagandası’ ve ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek’ suçlamasıyla ve 4 yıldan 18 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan Deniz Yücel bir yıl cezaevinde tutuklu kaldıktan sonra tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilmişti.
Bugün görülen davanın altıncı duruşmasında savcı, esasa ilişkin mütalaasını verdi. Yücel'in 15 yıl 3 aya kadar hapisle cezalandırılmasını talep eden savcı, Yücel'in 2016'da Welt gazetesinde yayımlanan çeşitli yazılarında PKK/KCK propagandası yaptığını öne sürdü.
Yücel'in basın yoluyla zincirleme şekilde "terör örgütü propagandası" yapmak suçundan 2 yıldan 13 yıla kadar hapis ile cezalandırılması istenirken, bir yazısında "halkı kin ve nefrete tahrik etmek" suçunu işlediği gerekçesiyle bu suçtan da 1 yıldan 3 yıla kadar hapis talep edildi.
Cumhurbaşkanına hakaret'ten yeni suç duyurusu talebi
Mütalaada ayrıca Deniz Yücel hakkında 6 Kasım 2016'da yazısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın fotoğrafı üstünde "darbeci" şeklinde başlık attığı gerekçesiyle "cumhurbaşkanına hakaret" iddiasıyla ayrı bir suç duyurusunda bulunulması talep edildi.
Gazeteci Deniz Yücel'in avukatı Veysel Ok, mütalaaya karşı savunma için ek süre talebinde bulundu. Bu talebi kabul eden mahkeme, bir sonraki duruşmanın 2 Nisan 2020 tarihinde görülmesine karar verdi.
Duruşma Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI) İcra Direktörü Barbara Trionfi ve Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye temsilcisi Erol Önderoğlu da izledi.
Ok: Savcı AYM kararını takmıyor
bianet'e konuşan Yücel'in avukatı Ok, savcının mütalaasını "Anayasa Mahkemesi Yücel'in tüm haberlerini tartışmış, değerlendirmiş ve Yücel'in haklarının ihlal edildiğine hükmetmiş. Mütalladan anlıyoruz ki, savcı ya kararı okumamış ya da Anayasa Mahkemesi'ni takmıyor" sözleriyle değerlendirdi.
Ne olmuştu?
Die Welt Türkiye muhabiri olan Deniz Yücel, Enerji Bakanı Berat Albayrak'ın özel e-posta adresinin RedHack tarafından hacklenmesine ilişkin kaleme aldığı haberiyle ilgili soruşturma ekiplerine ifade vermek üzere 14 Şubat'ta İstanbul'da gözaltına alındı.
"Örgüt propagandası ve halkı kin ve düşmanlığa tahrik" iddiasıyla sevk edildiği mahkemece 27 Şubat 2017'de tutuklandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuyla ilgili “Bütün bu olayların nedeni meğerse bu teröristmiş. Bu adam terörist, gazeteci değil ve Alman yönetimi ne yazık ki, benim bakanlarımı böyle bir teröristle aynı teraziye oturtuyor. Sıkıntı burada. Almanya Başbakanı Angela Merkel, bana 'Serbest bırakırsanız memnun oluruz' dedi. Dedim ki o gazeteci değil terörist. Deniz Yücel bir ay Almanya Başkonsolosluğu'nda saklandı. Bu adam terörist, gazeteci değil” açıklaması yaptı.
Yücel ile aynı soruşturma kapsamında gözaltına alınıp tutuklanan gazeteciler Diken internet sitesi editörü Tunca Öğreten, Dicle Haber (DİHABER) Diyarbakır Büro Şefi - editör Ömer Çelik ve BirGün Gazetesi İdari Sorumlusu Mahir Kanaat ile gözaltına alınan DİHA muhabiri Metin Yoksu, Yolculuk Gazetesi Yazı İşleri Müdürü E.S. ve ETHA Sorumlu Müdürü Derya Okatan hakkında hazırlanan iddianameye Yücel dahil edilmedi.
Diğer tutuklulardan Çelik ilk duruşmada, Kanaat ile Tunca ikinci duruşmada tahliye edildi. Silivri Cezaevi'nde 354 gün tutuklu kalan Yücel, iddianamesinin hazırlandığı 16 Şubat 2018'de tahliye edildi.
Tutuklu bulunduğu dönemde cezaevinden Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) bireysel başvuruda bulunan Yücel'in dosyasını olaydan iki yıl sonra 28 Haziran 2019'de incelendi. AYM, Yücel'in tutuklu kaldığı bir yıllık süreyi hak ihlali saydı ve 25 bin lira manevi tazminat ödenmesine hükmetti ama yerel mahkeme Yücel’in Berlin’de alınan ifadesinin beklenmesine karar verdi.
17 Ekim 2019’da görülen son duruşmada esas hakkında mütalaanın hazırlanabilmesi için dava 13 Şubat’a bırakılmıştı.
TIKLAYIN - Gazeteci Deniz Yücel Tahliye Edildi
TIKLAYIN - Gazeteci Deniz Yücel Hakkındaki İddianame Kabul Edildi
(HA)
*Kaynak: MLSA ve bianet arşiv