Haberin İngilizcesi için tıklayın
Endonezya'nın başkenti Cakarta'da gerçekleşen UNESCO World Press Freedom Day 2017 (UNESCO Dünya Basın Özgürlüğü Günü 2017) sona erdi.
Etkinliğin kapanışında Cakarta Deklerasyonu açıklandı.
Katılımcıların geri bildirimleri ile şekillenen Cakarta Deklerasyonu'nu UNESCO İfade Özgürlüğü ve Medya Kalkınması Bölümü Direktörü Guy Berger okudu.
“Endonezya, Cakarta'da 1-4 Mayıs 2017 tarihlerinde UNESCO Dünya Basın Özgürlüğü Günü Konferansının katılımcıları, bizler...” diye başlayan deklerasyonda basın ve ifade özgürlüğü için 26 madde sıralandı, UNESCO üye ülkelerine, UNESCO'ya, sivil topluma ve gazetecilere çağrı yapıldı.
Gazetecilere özellikle çatışmaları alanlarda hassas, diyalog imkanı sunabilen, hak odaklı habercilik yapılması, görünür olmayan grupların görünür kılınması ve çalışma alanlarında gerekli güvenlik önlemlerinin alınması tavsiye edildi.
Altı sayfalık deklerasyon özetle şöyle:
UNESCO üyesi ülkelere tavsiyeler
UNESCO üyesi ülkelere;
* Bağlı oldukları uluslararası insan hakları standartları doğrultusunda, bağımsız ve çoğulcu bir medyanın kalkınmış, barışçıl, adil ve kapsayıcı toplumların oluşması arasındaki bağın farkına varma,
* Basın özgürlüğü, fikir ve vidan özgürlüğü da dahil olmak üzere temel insan haklarının korunduğu ve savunulduğu yasal, siyasi ve kurumsal bir ortam yaratma,
* Gazetecilerin yolsuzluk, yoksulluk ve korkudan bağımsız olarak kendi meslekleri içinde dayanışma örebilecekleri bir ortam yaratma,
* Basın özgürlüğüne müdahaleyi suç sayma,
* Kaliteli, araştırmacı ve bağımsız gazeteciliğin gelişmesini destekleme, kamusal tartışma için ortam yaratma,
* Gazetecilere karşı işlenen suçlarda etkili ve bağımsız bir araştırma, soruşturma, yargılama ve cezalandırma yapılabilmesi için polis, savcı ve hakimlere gerekliyetkileri verme,
* Gazetecilerin korunmasına, ve gazetecilere karşı suçların önlenmesine ilişkin BM planını uygulama,
* Teknolojilerin anonimlik ve şifrelemelerinin meşruiyetini tanıma,
* Medya sahipliğinin tek elde toplanmasını engelleyerek kamusal alandaki tartışmanın çeşitliliğini, katılımcı bir medya ortamını, marjinal grupların adil temsiliyetini ve çoğulcu bir medyayı sağlama,
* Ulusal, ırksal ya da dini meselelerde nefret söylemine ilişkin Rabat Planı ile uyumlu çalışma,
* Bilgiye erişim ve eleştirel düşünceyi artırmak için medya ve bilgi okuryazarlığını arttırma,
* Kültürel ifade çeşitliliğinin sağlanması için “2005 Convention on the Protection and Promotion of the Diversity of Cultural Expressions” konvansiyonunu uygulama,
* Kapsayıcı internet için cesaretlendirme, internete evrensel erişimi sağlama,
* İnternet kesintileri ve diğer çevrimiçi bilgiye erişimi engelleyen, ifade özgürlüğü kısıtlayan uygulamaları sona erdirme,
* İfade özgürlüğünün ulusalararası standartlara uygun olması için gerekli yasaları çıkarma, yetkilileri bu konuda bilinçlendirme,
* BM Genel Toplantısı, İnsan Hakları Konseyi ve Güvenlik Konseyi ile UNESCO'nun gazetecilerin güvenliği, ifade özgürlüğünün korunması yönündeki karar ve sonuçlarını tümüyle uygulaması,
* 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Ajandası hakkında malumat sahibi olma tavsiyelerinde bulundu.
UNESCO'ya çağrılar
Deklerasyonda UNESCO'ya ise şu çağrılar yapıldı:
* Gazetecilere yönelik şiddeti, ve bu suçlardaki cezasızlığa karşı uluslararası yasal, kurumsal ve sosyal sistem güçlendirilmeli.
* Gazetecilerin güvenliğini sağlama ve cezasızlığı sona erdirmeye yönelik ulusal ve bölgesel mekanizmaların yaratılması desteklenmeli.
* BM Gazetecilerin Güvenliği ve Cezasızlık Sorunu Planını güçlendirmeye yönelik “çoklu-paydal danışmanlığı”nın ulaştığı sonuçlar yürürlüğe konulsun.
* İfade özgürlüğü ve medya kalkınması üzerine çalışan akademi ve benzeri kuruluşların ortak çalışmaları desteklenmeli, Gazetecilik Güvenlik Araştırma Ağı (Journalism Safety Research Network) ilgili araştırmacılar ve kurumlarla işletilmeli.
* Profesyonel gazetecilik desteklenmeli.
* “Sosyal medya balonu” da denen yanlış içeriklere karşı alternatifler üretilmesi için kamusal tartışma desteklenmeli.
* Medya ve bilgi okuryazarlığı inisiyatifleri desteklenmeli.
* Gazetecilerin işlerinin güvenliğini sağlayacak teknolojiler desteklenmeli.
* Katılımcı, toplumsal cinsiyet eşitliği sağlanmış bir medya için çalışılmalı.
* Sanat özgürlüğü savunulmalı.
* İfade özgürlüğü ve bilgiye kamusal erişimin önemine dikkat çekilmeli.
* Gazetecilerin güvenliği, bilgiye erişimi izlenmeli.
* İnternetle ilgili politikaların Internetin evrenselliğine, katılımcı, “herkes için bilgi” prensipleri ile uyumlu olarak uyarlanması için çalışılmalı. (EA)
Deklerasyonun tamamını şuradan okuyabilirsiniz.