Türkiye Yayıncılar Birliği’nin (TYB) yürüttüğü ‘Yayınlama Özgürlüğü Yolunda’ konulu proje kapsamında yazar, çevirmen, akademisyen ve sivil toplum örgütü temsilcileri biraraya geldi.
Cezayir Toplantı Salonu'nda gerçekleşen toplantının açılış konuşmasını TYB Başkanı Metin Celal Zeynioğlu’nun yaptığı toplantıya Açık Radyo Yayın Yönetmeni Ömer Madra, PEN Türkiye Başkanı Zeynep Oral ve avukat Filiz Kerestecioğlu katıldı.
Zeynioğlu: Yayınlama özgürlüğünün durumunu göreceğiz
Zeynioğlu projenin amaçlarından bahsettiği konuşmasında şunları söyledi:
“Yayınlama Özgürlüğü Yolunda Projesinde amaç, yayın özgürlüğü ile ilgili var olan mevcut durumu tespit etmek, bu mevcut durumdan ortaya çıkan tabloya önerilerde bulunmak ve bütün bunların sonucunda da bir rapor oluşturup hem projenin destekçisi olan AB’nin ilgili kuruluşlarına hem de Türkiye’deki ilgili kuruluşlara bildirmektir.
“Burada toplanma amacımız mevcut olan durumu tespit etmek ve en önemlisi yasal olarak ne yapmamız gerektiği konusunda öneri almak. Bu toplantının sonucunda bir sonuç raporu hazırlayacağız ve tekrar bir araya gelip bunları değerlendireceğiz. Ayrıca dokuz şehirde yazarlar, hukukçular, akademisyenler, çevirmenlerle bir araya gelerek onların verdiği verileri toplayıp bir sonuca varmayı planlıyoruz.”
Oral: Sözcükler özgürdür ve onları tutuklayamazlar
Cumhuriyet yazarı da olan Oral, kendi deneyimlerinden yola çıkarak Türkiye’deki ifade özgürlüğü ile ilgili görüşlerini dile getirdi. “Sadece bir gazeteci olarak değil aynı zamanda bir kadın olarak da kendimi tehdit altında hissediyorum” diyen Oral konuşmasına şöyle devam etti:
“45 yıldır gazetecilik yapıyorum ama bir gazeteci olarak ne 12 Eylül de ne de 28 Şubat'ta ifade özgürlüğünün bu kadar kısıtlandığını görmedim. Hiç bu kadar belirsizlik içinde kalmadım. Hiç bu kadar haince bir ayrımcılık yaşamadım. Sadece bir gazeteci olarak değil aynı zamanda bir kadın olarak da tehdit altında hissediyorum.
“Bir yandan Twitter'ı yasaklarken bir yandan en özgür basın bizde diyen bir zihniyetle karşı karşıyayız. Bu zihniyet her fırsatta ayrımcılığı körükleyen, nefret dilini savunan bir zihniyettir ve korkarım ki şimdi getirilmek istenen güvenlik paketiyle durum daha da vahimleşecektir. Zaten yönetime yakın olanların açıklamasına göre ya bu ülkede sessizce yaşayacaksınız ya da defolup gideceksiniz. Ama gitmiyoruz işte buradayız.
“Basın özgürlüğü endeksinde göre Türkiye 180 ülke arasında 154. sırada yer alıyor. AİHM'in 2014 yılı raporuna göre, ifade özgürlüğü ihlalinden en çok mahküm edilen ülke Türkiye. DİSK'e göre 2014'ün ilk altı ayında işini kaybeden gazetecilerin sayısı ise 1000'e yakın. Tüm bunlara rağmen, sözcükler özgürdür ve onları tutuklayamaz, demir parmaklıklar ardına sokarak engelleyemezsiniz. Sözcükler sizin sandığınız gibi zembille gökten inmez. Sözcükler bir kez ağızdan çıktı mı artık özgürdür ve onlar vicdanımızla şekil bulurlar."
Madra: Demokrasinin temeli ifade özgürlüğüdür
Toplantıda demokrasi ve ifade özgürlüğünün öneminden bahseden Madra da konuşmasına şöyle devam etti.
“Demokrasi her şeydir. Demokrasinin temeliyse ifade özgürlüğüdür. Demokrasinin temeliyse ifade özgürlüğüdür. Haberleri olduğu gibi halka objektif aktarabilmek demokrasi için elzemdir. Eğer objektiflik söz konusu olmazsa demokrasi ortadan kalkar. Bütün bunların sağlıklı bir şekilde yaşayabilmesi için eleştirel bir bakış açısı da en az objektiflik kadar önemlidir.”
Kerestecioğlu: Mevcut yasalar anlaşılabilir değil
"Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne göre ifade özgürlüğü hakkındaki yasalar açık, net ve öngörülebilir olmalıdır. Fakat Türkiye'de ifade özgürlüğü açısından sorumlu yasalarla ilgili maddeler ne yazık ki çok geniş bir alanı kapsıyor.
"Bu yasalardan bazıları, örneğin hakaret, aşağılama gibi mevcut düzenlemelerin yeterli açıklıkta ve anlaşılabilir nitelikte olduklarını söylemek olanaklı değil. Bu nedenle bu yasalardan bazıları ya kaldırılmalı ya da insan haklarına uygun bir şekilde düzenlenmelidir."
İki oturumdan oluşan toplantının basına kapalı gerçekleştirilen ikinci oturumunda ise katılımcılar soru cevap ve tartışmalarla geçti.
Yayınlama Özgürlüğü Yolunda
İsveç Yayıncılar Birliği’nin ortaklığı ve iştirakçi kuruluşlar bianet, Edebiyat Haber, Uluslararası Yayıncılar Birliği (IPA) ve TÜYAP’ın işbirliğiyle, Sivil Toplum Diyaloğu Programı kapsamında gerçekleştirilecek proje “Avrupa Birliği’ne Giriş Sürecinde Yayınlama Özgürlüğü alanında Farkındalık Yaratma” adını taşıyor. “Sivil Toplum Diyaloğu – III Siyasi Kriterler Hibe Programı” (CSD III/PC) dahilinde hazırlanan “Yayınlama Özgürlüğü Yolunda” projesi Türkiye yayıncılığında ifade özgürlüğünü geliştirmeye katkıda bulunma amacını taşıyor.
Proje 15 Ekim 2014'te TYB tarafından yürütülmeye başlandı ve on ay boyunca devam edecek. (AS-BY/EA)