BİA Ekim-Kasım-Aralık 2014 Medya Gözlem Raporu, Türkiye hükümetinin medya, iletişim ve düşünce özgürlüğüne yaklaşımı, devleti güvenlik temelinde güçlendirdikçe, Avrupa Birliği (AB) standartları açısından ciddi çelişkileri ortaya koyuyor.
Gazete dağıtımcısı Kadri Bağdu öldürüldü, Twitter mesajından gazeteci Sedef Kabaş’ın evi basıldı. Üç aylık dönemde muhalif medya ve haber siteleri, TBMM Soruşturma Komisyonu ve Yüksekova yayın yasaklarına karşı direniş gösterdi. Hükümete AB içinden ve başlıca meslek örgütlerinden, Hidayet Karaca’nın tutuklanması, akreditasyon, Gezi’de polis şiddetine cezasızlık gibi pek çok konuda yoğun eleştiri geldi.
Medya Gözlem’den başlıklar
BİA Medya Gözlem Raporu’nda “öldürülen gazeteciler”, “hapisteki gazeteciler”, “saldırı, tehdit ve engellemeler”, “soruşturmalar, açılan-süren davalar, kararlar”, “hakaret, kişilik hakları ve tazminat davaları”, “yasaklamalar, kapatmalar, toplatmalar”, “AİHM” ve “RTÜK” bölümleri yer alıyor.
Hapis Gazeteciler: Çoğu Kürt medyasından
Üç ay boyunca gazeteciler hakkında TCK ile TMK birlikte uygulanmak suretiyle yargılamalar sürdü. Yargılamalarda gazeteci ve dağıtımcı / medya çalışanlarına yönelik gazetecilik yoluyla "silahlı örgüt üyesi olmak", "örgüte yardım etmek” veya "örgüt kurmak, sevk ve idare etmek" suçlamaları devam etti.
22 gazeteci ve 10 dağıtımcı 2015’e cezaevinde girdi. Gazetecilerin 21’i ve dağıtımcıların tamamı Terörle Mücadele Kanunu (TMK) ve Türk Ceza Kanunu (TCK) kapsamında “örgüt” bağlantılı olarak hapiste bulunuyor. Bir gazeteci de “polise direnmek”ten hükümlü. 22 gazeteciden 14’ü ve dağıtımcıların tümü Kürt medyasını temsil ediyor. Geçen yıl aynı dönemde 59 gazeteci ve 23 dağıtımcı/medya çalışanı cezaevindeydi.
Hapisteki 22 gazeteciden 14’ü 'Kürdistan Topluluklar Birliği-Türkiye' (KCK), 'PKK' ve 'DYG'; 2’si 'Marksist Leninist Komünist Partisi' (MLKP); 1’i 'Devrimci Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi' (DHKP-C); 1’i 'Direniş Hareketi', 1’i ‘Türkiye Komünist Emek Partisi/Leninist’ (TKEP/L), 1’i İBDA/C, 1’i “Paralel örgüt” davalarından hapiste. Biri de üç örgüte birden üye olmaktan (Ergenekon Örgütü Mersin Teşkilatı, Türk İntikam Birliği Teşkilatı ve İç Örgüt) yargılandı. 22 gazeteciden 18’i hükümlü, 3’ünün davası sürüyor; 1’i soruşturma geçiriyor.
Saldırı arttı; gözaltı da!
Ekim-Aralık 2014 döneminde 33 medya temsilcisi, 2 İnternet sitesi ve 1 Twitter hesabı saldırıya uğradı; 1 gazete dağıtımcısı öldürüldü. 2 sözlü saldırı olayı yaşandı. 4 gazeteci tehdit edildi; 43 gazeteci gözaltına alındı, 2’si gözaltına alınırken darp edildi. 2013’ün aynı döneminde fiili ve sözlü saldırı sayısı 27, gözaltı sayısı da 5’ti.
“Terör” davalarında tehdit sürüyor
Ekim-Aralık döneminde 4 gazeteci TMK uyarınca 268 yıl 6 ay hapis istemiyle yargılandı. Bu dönemde, 3 gazeteci yolsuzluk haberlerinde “suçlu ilan ettikleri” iddiasıyla ertelemeli beşer5’şer ay hapse mahkum edildi; üçüne “gizliliği ihlal ve yargıyı etkilemeye teşebbüs”ten, 1’ine “iftira”dan yeni dava açıldı.
2013’ün aynı döneminde, 4’ü gazeteci 13 kişi hakkında, TCK'nın "terör"le ilgili maddelerinden ve TMK'dan iki müebbet hapis, bin 609 yıl 4 ay hapis cezası ve 2 milyon 526 bin 640 TL de para cezası verilmişti.
Kürt politikacıya fezlekeler “fırladı”
Çeşitli savcılıklarca Barış ve Demokrasi Partisi'nin (BDP) vekilleri ve bağımsız vekiller hakkında Ekim-Aralık 2014’te 68 fezleke düzenlendi. Geçen yılın aynı döneminde bu sayı 3’tü.
Üç ayda dört yayın yasağı, 13 sansür!
Ekim-Aralık 2014 döneminde 13 sansür olayı meydana geldi: 6 gazeteci, 2 site, 2 Facebook sayfası, 1 kitap, 1 film, 1 piyano eseri sansüre uğradı. TBMM yolsuzluk soruşturma komisyonu işlemlerine, Gamze Özçelik davasına, Yüksekova’da üç askerin öldürülmesine, Bingöl’de iki polisin öldürülmesine yönelik en az 4 yayın yasağı çıktı. En az 4 olayda akreditasyonda ayrımcılığa gidildi. Geçen yılın aynı döneminde sansür sayısı 12’di.
Hakaretten “Erdoğan” cezaları
Mahkemeler Ekim-Aralık 2014’te 2’si gazeteci ve bir öğrenciyi toplam 3 bin 480 TL (1.740 TL’si ertelemeli) adli para cezası ve 23 bin TL de tazminata mahkum etti. 13 gazeteci, 1 köşe yazarı, 1 çizer halen yargılanıyor.
Ayrıca, eski Başbakan olan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret ettikleri veya kişilik haklarına saldırdığı gerekçesiyle 9 gazeteci yargılandı; 1’i 7 bin TL tazminata mahkum oldu; bir öğrenci 6 bin 80 TL’ye, bir akademisyen de ertelemeli 11 ay 20 gün hapse mahkum edildi.
Geçen yılın aynı döneminde bir gazeteci ertelemeli 1 yıl 2 ay 17 gün hapis cezasıyla birlikte adli kontrole mahkum edilmiş; Başbakan olduğu dönemde Erdoğan'a hakaretten de bir gazete (Birgün) 10 bin TL tazminata mahkum olmuş, 3 gazeteci henüz mahkemeye verilmişti.
“Dini değerlere hakaret”e üç ceza
Piyanist Fazıl Say’ın Twitter mesajından mahkum edilmesinden sonra son olarak BirGün gazetesinden İlker Yaşar, Bülent Yılmaz ve Ufuk Çalışkan, “Tanrı (cc)” Twitter kullanıcısının yazdığından, “dinî değerleri aşağılamak” iddiasıyla 7 ay 17 gün hapisle cezalandırıldı. Yaşar ve Yılmaz’a ceza 4 bin 500 TL’ye dönüştürüldü; Çalışkan’ınki ertelendi.
Üç aylık dönemde en az 47 gazeteci ve medya çalışanı işten çıkarıldı veya işten çıkma zorunda kaldı. Geçen yılın aynı döneminde bu rakam 23 idi.
AİHM’de üç mahkumiyet
Son üç ayda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Türkiye’yi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ifade özgürlüğü hakkını düzenleyen 10. maddesini ihlal ettiği ve bu dosyalarda adil yargılama yapmadığı tespitiyle 3 kişiye toplam 28 bin 800 avro (yaklaşık 83 bin 520 TL) maddi ve manevi tazminat ödemeye mahkum etti.
2013’ün son üç ayında AİHM, 24 kişi ve 2 yayın kuruluşuna toplam 113 bin 885 Avro (yaklaşık 307 bin 424 TL) tazminat ödenmesine hükmetmişti.
RTÜK de çok çalıştı!
Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Ekim-Aralık 2014 döneminde haber ve program yayınlarından dolayı TV kuruluşlarına 8 uyarı, 46 para cezası; radyo kuruluşlarına 1 uyarı, 2 de para cezası verdi. Kurul, Radyo ve TV’lere toplam 2.400.015 TL idari para cezası verdi.
Bu ceza geçen yıl aynı dönemde, TV kuruluşlarına 31 uyarı, 24 para cezası; radyo kuruluşlarına da 1 uyarı, 5 para cezasıydı. (EÖ)