Tekirdağ'ın Şarköy Asliye Ceza Mahkemesi, yerel yetkilileri masal yoluyla eleştirdiği gerekçesiyle haftalık Şarköy'ün Sesi gazetesi yazarı Yakup Önal'ı Adalet ve Kalkınma Partililerin (AKP) şikayetiyle hapse mahkum etti.
Mahkeme, 20 Temmuz 2005'te yazmaya başladığı "Başkan Pinokyo ve 9 Cüceler" yazı dizisinde dönemin AKP Belediye Başkanı Can Gürsoy ve dönemin belediye meclis üyeleri Ercan Yücel ve Olcay Yücel'e hakarette bulunduğu iddiasıyla gazeteciyi 2 yıl 3 ay 4 gün hapse mahkum etti.
Mahkeme, 20 Haziran'da görülen karar duruşmasında, masal yoluyla bu kamu görevlilerine "görevlerinden dolayı hakaret edildiği sonucunu çıkardı.
Sanığın bir daha suç işlemeyeceği yönünde olumlu "kanaat" uyandığından Önal'ın cezasını erteleyen mahkeme, gazetecinin bir yıl süreyle adli kontrol altında tutulmasına hükmetti.
Adli kontrol ve reform paketiyle "çifte sansür"
Böylece yedi yıldır yargılanan gazeteci, yerel uygulamaları masal yoluyla eleştirdiği için hapse girmeyecek olsa da oto-sansüre itilmiş oldu. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onadığı 3. Yargı Paketi'ndeki düzenleme de, Önal gibi basın dosyalarından mahkum edilen gazetecilerin susturulmasını pekiştirdi.
İletişim hukukçusu avukat Fikret İlkiz, bianet'e Önal'ın söz konusu dosyasının dün (5 Temmuz) Resmi Gazetede yayımlanan ve 3. Yargı Paketi olarak binen 6352 sayılı Kanunun Geçici 1. Maddesi'ne göre yeniden hüküm kurularak erteleneceğini ve üç yıl sonra da davanın ortadan kaldırılacağını ifade etti.
Bu durumda gazeteci çift yönlü bir oto-sansür mekanizmasının içerisinde sokulmuş oldu. Karara tepki gösteren gazeteci Önal, bianet'e karara avukatı aracılığıyla temyize taşıyacağını bildirdi. Gazeteci hakkında Mayıs 2006'da dava açılmıştı.
Suçlanan sözlere bazı örnekler
Gazeteci masalına "Bir varmış bir yokmuş...Ülkenin birinde, deniz kenarında bulunan Şarki adlı kasabasında Pinokyo adlı bir başkan varmış. Pinokyo'nun her kararına "emme basma tulumba" gibi onay veren 9 cücesi varmış" sözleriyle başladı.
Yazı şöyle devam ediyordu: "Bizim başkan Pinokyo, büyük umutlarla geldiği kasabasında 'sizi çamurdan kurtaracağım' diye sözler vermiş. Şu tarihte yollarınız asfalt olacak demiş. Ama gel zaman git zaman kışın çamurdan yakınan Şarki halkı, yazın da sıcak havalarda tozdan pencere açamaz olurmuş. Aylar geçmiş, ne yol yapıldığı varmış, ne de ses çıkaran. Şarki halkı yalnızca, başkanın biraz daha burnuna bakıp, 'umarız sözünde durur da burnunun üzerine çakılıp düşmez' dermiş. Öte yandan, 'emme basma' cücelerden bayraki olan üyesi olduğu yönetimin halka kiraladığı yerlerden bir tane kiralamış, burada terlik merlik satarmış. Eski işini kapadığı için halka verilmesi gereken yeri başkan Pinokyo'dan cüzi bir rakama kiralamış. Başka bir cüce eğlence yeri işletirmiş. Herkes ona 'fırıldak cüce' olarak bilirmiş...."
İnanç: Kastedilen benim; Önal: Hakaret etmiyorum
Gazetecinin bu ve Ağustos 2005 tarihli gazete nüshalarında yer verdiği ifadeleri gerekçe gösteren İnanç, mahkemeye ulaştırdığı şikayetinde 116 kilo ve kuyumcu olduğu için halk arasında "Altıncı" olarak bilindiğini, yazılarda da kendisi için "6. cüce", "cüce", "iri gövdeli" ve "göbeği önden giden" şeklinde tanımlamalar kullanıldığından yakındı. (EÖ/YY)