Haydar Tekin: Tutuklanmam Politik Kimliğimle İlgilidir

Benim basın alanında çalışmam fazla uzun süreyi tutmamıştır. 1969 yılında Batman ili Kozluk ilçesinde doğdum. Lise mezunuyum, bekârım.

1992'de korucuların üzerime ifade vermesi sonucu yaklaşık dokuz yıl cezaevinde kaldım, uzun tutukluluk süresinde 1999'da  hapis cezası aldım. Yargıtay tarafından cezam bozuldu. Yardım yataklık suçuna düşerek 2000'de serbest bırakıldım.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) açmış olduğum davadan Türkiye para cezasına mahkûm edildi. 2001'de Demokatik Halk Partisi (DEHAP) Batman Merkez İl Başkanlığı  görevini yürüttüm.

2004 Yerel Seçimleri öncesi siyasi yasak verilerek siyaset dışına itildim. Bu süreçten sonra iş alanında belli girişimlerim oldu. Fakat fazla sonuç alıcı olmadı. Siyasal bir kimlik taşıdığımdan ötürü demokratik eylem ve etkinliklere katılma durumlarım olmuştur.

Gazetecilik başlıyor

Basın alanında çalışmam 2007 yılının ortalarına tekabül etmektedir. Merkezi Diyarbakır'da bulunan Azadiya Welat gazetesi idari müdürü olarak göreve başladım.

Bu gazetede başlamamın nedeni Kürtçe çıkmasındandır. Dili kimliği inkâr edilen bir halk gerçekliğine karşı varlık mücadelesi veren gazete olduğu için gönüllü temelde çalışma yürüttüm.

İdari alandaki çalışmam; teknik araç-gereç temini, çalışan arkadaşların ihtiyaçlarını karşılama tiraj takibi, abone çalışması, abonelerle ilişki kurma, farklı alanlarda temsilcilikler açma vs. temelinde olmuştur.

Sürekli baskı

Kürtçe gazete çıkarmamızdan kaynaklı sürekli baskı ve yönelimlerle karşı karşıya kaldık. Birçok defa kapatıldı.

Çalışanlarımıza dönük baskı, tehdit ve tutuklama politikaları yürütülmüştür.

Bu çalışma sürecinde iki defa gözaltına alındım ve sonrasında bırakıldım. 2009 ortalarına kadar bu çalışmayı yürüttüm. Ailevi ve ekonomik nedenlerden ötürü çalışmayı bıraktım.

Basın faaliyetlerinden sonra var olan çevre ve ilişkilerimi kullanmak, ekonomik anlamda faaliyetlerde bulunmak için Kuzey Irak'a ve Gürcistan'a, ayrıca Ankara merkezli aracı danışmanlık çalışmasını yürütüyordum.

Gözaltı

Bu çalışmayı yürütürken 20 Aralık 2011 sabahı saat 5'te evimize yapılan polis baskınlarıyla gözaltına alındım.

Beni Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü'ne götürdüler. İstanbul merkezli bir operasyon olduğunu, oraya götürüleceğimi belirttiler. O gün akşam saat 10'a kadar hücrede tutuldum.

Benimle birlikte iki arkadaşım daha vardı. Ayrı ayrı tutuluyorduk.  Daha sonra hava şartlarından kaynaklı Şanlıurfa havaalanından uçağa bindirilip İstanbul'a getirildik.

"KCK" kapsamında basın alanına yönelik operasyondan alındığımızı öğrendik.

Dört gün gözaltına kaldık. Yaklaşık 47 kişi gözaltındaydık.

Açlık grevi, susma hakkı

O süre zarfında yaşanan hukuksuzluk ve baskıdan kaynaklı emniyette açlık grevine girdik. Emniyette sohbete çekme durumları gelişiyordu.

Susma hakkını kullandıktan sonra adliyeye çıkarıldık. O zamana kadar iddialarla ilgili bilgi sahibi değildim. Adliyede ve emniyette de avukatlarımız bizimle ilgileniyorlardı.

Adliyede savcılığa çıkarılmadan önce avukatım tarafından hakkımda iddia edilen bir kadının benim üzerime ifade vermesi sonucu gözaltına alındığım belirtildi.

İşte matbaadan sorumlu olduğum ve basın konferansına katıldığım belirtilmiş.

Metris, Kandıra

Kendisini bilmediğim ve tanımadığım bir kişi tarafından suçlanarak tutuklanmaya sevk edildim. Hakimlikte yöneltilen suçlamaları kabul etmememe rağmen tutuklandım.

Metris cezaevinde üç gün kaldıktan sonra Kandıra 2 Nolu F Tipi cezaevine konuldum.

Tutuklanmam siyasal, politik kimliğimle alakalıdır. Herhangi bir suç işlemiş değilim.

Yaşanan genel süreçle alakalı bölgede ve Türkiye'de  Demokratik Kürt Hareketi'ni tasfiyeye dönük sözde "KCK" operasyonları adı altında siyası soykırım kapsamında alındım.

Bu operasyon ve yönelimler çözümsüzlüğü derinleştiren yaklaşımlardır. Çözüm diyalog ve müzakerelerin karşılıklı olarak geliştirilmesiyle gelişir. Bu konuda üzerimize düşecek her türlü emek ve fedakarlığa hazır olduğumu belirtebilirim.

İddianamesiz

Cezaevi koşulları ile ilgili F Tipi cezaevi gerçekliği kamuoyu tarafından bilinmektedir. Farklı bir durum yoktur. İddianamemiz hazırlanmadığından bir şey belirtemiyorum. Avukatlarımız dosyamızla ilgilenmektedir.

Çalışmalarınızda üstün başarılar diler selam ve saygılarımı sunarım. (HT/BA)

* Haydar Tekin, 2 Nolu F Tipi Kapalı Cezaevi, B2-1-54, Kandıra/ Kocaeli

** Hapis Gazeteciler "Suç"larını Anlatıyor yazı dizisinde yer alan diğer mektupları okumak için tıklayın.