Arkadaşımız Füsun radyocu, Bağımsız İletişim Ağı (BİA) için ilk adımları attığımızdan beri, yani 15 yıldır bizimle. Araya dört yıl, beş ay, 19 gündür hapishane duvarları girdi.
Füsun kısa sürmesi umudu ve dileğiyle bu "arada" her cuma bianet'te "Görülmüştür" damgalı Mektupları'yla katılıyor olacak.
Özgür Radyo ve BİA
Füsun Erdoğan Kasım 1995'te İstanbul'da 95.1'de yayına başlayan Özgür Radyo'nun kurucusu, yayın yönetmeni ve aslında her şeyiydi.
Özgür radyoyla BİA/bianet tarihi az farkla birlikte gelişti. Füsun'un radyoculuğu aynı zamanda Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Danıştay, Avrupa insan Hakları Mahkemesi (AİHM) ile de uğraşmak anlamına geldi.
Yine de BİA macerasına kafa yormaktan, en yaratıcı önerileri yapmaktan geri durmadı, BİA Proje Yürütme Kurulu üyesi olmasının çok fazlasıyla en kritik zamanlarımızda taşan enerjisiyle koşup geldi, yanımızda oldu.
Hatırlarım; her buluştuğumuzda Özgür Radyo'nun başına açılan dertleri, yönelen baskıları anlatırken öfkesini dalgaya dönüştürür, özellikle RTÜK başkanı ya da üyeleriyle yaptığı görüşmeleri müthiş bir keyifle eğlenerek anlatırdı. Hak arayışının az rastlanır örneklerinden biri olarak RTÜK üyelerini söyleyecek laf bırakmayarak şaşkına çevirmesi ise bizleri şaşırtmazdı.
Radyoyla gelen "hukukçuluk"
Türkiye'yi mahkum ettirdiği AİHM başvuruları sayesinde bir de "hukukçu" şapkası edindi. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti'nin de bu gerçeği daha fazla gecikmeden görmelerini diliyorum.
Füsun, Özgür Radyo günlerini bianet'e "Bir yandan yayıncılık yapmaya çalışırken diğer yandan da bize tanınan hukuki koşulları değerlendirerek her ne kadar verilen cezaları çekmiş de olsak, yapılan haksızlıkların tamiri için hakkımızı arıyoruz, "sözleriyle anlatmıştı.
Özgür Radyo bir İstanbul radyosu olarak kuruldu; Füsun bu hukuk mücadelesi sırasında radyoyu bölgesel radyolar arasına katmayı da başardı, internetten de dinlenilen ilk radyolar arasında kılmayı da.
Şarkıdan, Türküden Kapatılan radyo
Özgür radyo ilk yedi yılının yarısından fazlasından beş kez susturuldu, toplamda üç yıl dokuz ay Özgür Radyo kapalı kaldı. Piyasada satılan Nurhak türküsü Özgür Radyo'nun bir yıl kapalı kalmasına yol açtı. Türkiye, bu nedenle, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde mahkum oldu, radyoya 10 bin 200 Avro ödedi.
Kızılırmak grubunun Oğul Oğul türküsünü çalmak da, daha sonra yine AİHM'de Türkiye Mahkum olsa da, Özgür Radyo'yu RTÜK için bir yıl susturmaya yetti. Dönemin Kuzey Kıbrıs Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın Hürriyet gazetesinde yayımlanan sözlerini yorumlamaktan da radyo altı ay susturuldu.
Özgür Radyo'nun bir aylık kapatması da Günlük Evrensel gazetesinden Adana'da bir Demokratik Halk Partilinin (DEHAP) düğününe yapılan saldırı haberini okumaktan geldi. Türkiye bu nedenle de AİHM'de mahkum oldu.
Cezaevinde
Bunlar sadece Özgür Radyo'nun aç-kapan günlerinden birkaç örnek. Her şey bir şekilde daha bir yoluna girerken, bu kez Füsun kendini hapiste buldu.
12 Eylül 2006'da "Gaye" adıyla yapılan Marksist Leninist Komünist Partisi (MLKP) operasyonunda gözaltına alındı. İşte o gün bugündür içerde. Operasyon çerçevesinde eşi, Füsun'un sadece sevgilim" dediği Atılım gazetesi genel yayın yönetmeni İbrahim Çiçek de tutuklandı.
Füsun ve İbrahim ile birlikte yargılandıkları 21 arkadaşları 10 ay neden içerde olduklarını bilemediler, öğrenemediler; tutuklular sordu, avukatlar sordu, her seferinde "gizlilik" dendi. Bu eski bir "moda".
Mahkemeye tutuklandıklarından 14 ay sonra çıkarıldılar.
Füsun için "örgüt üyeliği" iddiasıyla ağırlaştırılmış müebbet cezası isteniyor.
İbrahim'le görüşme
Füsun duruşmada, "sosyalist bir gazeteci olarak, hiçbir maddi kanıt olmadan nerden geldiği belli olmayan bir bilgisayar çıktısı gerekçesiyle üç yıldır tutulduğunu" söyleyip tahliyesini istedi ama bırakmadılar.
"Bu duruma itiraz ediyorum etmeye devam edeceğim. Şahsımızda çalıştığımız kurumlar yargılanıyor Özgür Radyo Atılım Gazetesi, düşünce ve ifade özgürlüğü yargılanıyor."
Burada bir soru: İnsan hapse düşünce kanunen görüşme hakkı olan eşi de hapisteyse ne olur? Tabi bu soru dallanıp budaklanabilir; mesela farklı şehirlerin cezaevlerinde olmak gibi, gibi.
İşte Füsun sevgilisi/eşi İbrahim'i görmek, İbrahim ile telefonlaşmak için de çok uğraştı. Şimdi ikisi de Kandıra 2 Nolu T Tipi Cezaevinde. Oğulları da yirmi dördüne geldi; müzik okuyor.
Ve Füsun bianet'te.
Hoş geldin Füsun! (NM/EÖ)
_____________________________________________
(*) Füsun Erdoğan BİA Proje Yürütme Kurulu toplantısında ( en sağda)