Soruşturmayı yürüten savcı Zekeriya Öz, gazetecilerin tutuklanmasıyla ilgili tepkiler üzerine dün (6 Mart) yazılı bir açıklama yaptı. Soruşturmanın başladığı 2007'den beri ilk kez açıklama yapan Öz, soruşturmanın, gazetecilerin yazılarıyla ilgili değil, "şu aşamada açıklanması mümkün olmayan deliller" ile ilgili olduğunu iddia etti.
Ahmet Şık ile Nedim Şener'in tutuklanmasının ardından basın mensuplarından gelen tepkiler üzerine sessizliği bozan Öz, "Savcılığımızca yürütülen bir soruşturma ile ilgili olarak, bir kısım basın yayın organlarında soruşturmanın içeriği ile bağdaşmayan ve savcılığımızı hedef alan yayınlar yapılması üzerine açıklama yapma zorunluluğu doğdu" diyerek şu açıklamayı yaptı:
Soruşturma kitaplarla ilgili değil: Yürütülmekte olan soruşturma, bir kısım basın mensubunun gazetecilik görevleri, yazdıkları/yazacakları yazılar, kitaplar ve ileri sürdükleri görüşleriyle ilgili olmayıp, Ergenekon Terör Örgütü soruşturması kapsamında elde edilen ve soruşturmanın gizliliği nedeniyle bu aşamada açıklanması mümkün bulunmayan bir kısım delillerin değerlendirilmesi sonucu yapılması zorunlu hale gelen hukuksal bir işlemdir.
Yayınları özenle izliyoruz: Esasen Cumhuriyet Savcılığımızın hukuksal gereklilikler dışında herhangi amaç ve saikle hareket ettiğinin/edeceğinin kabulü ve kamuoyunun bu yönde asılsız değerlendirmelerle yönlendirilmeye çalışılması, büyük bir titizlik ve ciddiyetle yürüttüğümüz soruşturmaya zarar vereceği gibi, adı geçen terör örgütünün hedef ve amaçlarına katkı sağlayacağı da açıktır. Bu istikametteki yayınlar tarafımızca özenle izlenmekte, hassasiyetle değerlendirilmektedir.
"Hiçbir makam bize talimat veremez"
Kişilere ayrıcalık tanınmaz: Suçluluğu sabit oluncaya kadar herkesin masum olduğunu ifade eden 'masumiyet karinesi' şüphesiz tarafımızca da en az bu değerlendirmeleri yapan kişiler kadar bilinmekte ve öncelikle gözetilmektedir. Ancak unutulmamalıdır ki, herkes kanun önünde eşittir. Hiçbir kişi veya zümreye ayrıcalık tanınamaz. Kimse suç işleme ayrıcalığına sahip olmadığı gibi mesleği veya makamı nedeniyle ayrıcalıklı muameleye de tabi tutulamaz.
Tehdit edici değerlendirmeler: Yürütülen soruşturma kapsamında elde edilen bilgi ve belgelerin suç isnadı için yeterli olup olmadığı konusunda değerlendirme sorumluluğu görev ve yetkilerini kanunlardan alan savcılığımıza aittir. Soruşturmanın içeriği ve elde edilen deliller hakkında hiçbir bilgisi bulunmayan, bulunması da esasen mümkün olmayan kişilerin daha operasyonun ilk dakikalarından itibaren soruşturma makamlarını suçlayan ve tehdit eden değerlendirmeler içine girmeleri dikkat çekicidir.
Değerlendirmelerden kaçının: Bu görevi yerine getirirken hiçbir makam ve merci tarafımıza emir ve talimat veremez, yönlendirme de bulunamaz. Sorumluluk sahibi herkes bu yöndeki davranış ve değerlendirmelerden titizlikle kaçınılmalıdır. Soruşturmanın süratle sonuçlandırılması için gerekli olan çalışmalar büyük bir titizlikle yürütülmektedir. (AS)