Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nün 16'ıncısı kutlanırken Amerika Birleşik Devletleri (ABD) doğumlu İranlı gazeteci Roxana Saberi, İran'da "ABD adına casusluk" suçlamasıyla tutuklandığından beri açlık grevinde bulunuyor.
8 Nisan'da resmen suçlanan kadın gazeteci, on gün sonra kapalı celse görülen tek duruşma sonunda, ABD yetkililerinin "temelsiz" olarak nitelendirdikleri bu suçlamadan sekiz yıl hapse mahkum edildi.
UAÖ: Derhal serbest bırakılmalı
Uluslararası Af Örgütü (UAÖ) suçlanmasıyla ilgili hiçbir kanıt ortaya konmayan Saberi'nin derhal serbest bırakılması talep ederken mahkumiyetini de kınadı. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton da, onun için "derhal serbest bırakılmalı" dedi.
RSF de açlık grevine başladı
Saberi'nin serbest bırakılması için bir yandan imza kampanyası yürütülürken Paris merkezli Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) örgütünün bazı üyeleri, gazetecinin yerine açlık grevine başladı.
Tahran Devrim Mahkemesi'nin 18 Nisan'da aldığı kararı adil yargılanma standartlarını karşılamadığı gerekçesiyle kınayan RSF'den Saberi'ye "Sen açlık grevini bırak, biz senin yerine zaten grevdeyiz!" mesajı gönderdi.
Tutukluluğuna 25 Nisan'da itiraz edildiğini anımsatan RSF, dört üyelerinin açlık grevine başladığını açıklayarak, "3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü'nde açlık grevi Londra, New-York, Washington, Madrid et Brüksel'e yaygınlaşacak. Roxana yalnız olmadığını bilmeli" diye bildirdi.
"Yasadışı" şekilde çalışmış...
31 Ocak'ta tutuklandıktan sonra 21 Nisan'da da gördüğü muamele için açlık grevine giren Saberi, başkent Tahran'ın kuzeyindeki Evin Cezaevi'nde tutuluyor. Tutuklandığı haberiyse, Saberi'nin babası Rıza Saberi'nin 10 Şubat'ta yaptığı çağrının 1 Mart'ta ABD merkezli NPR Radyosu'nca duyurulmasıyla öğrenildi.
RSF'nin bağlantı kurduğu gazetecinin avukatı Abdülsamet Khoramshahi, tutuklamayı doğrulamış ve itiraza hazırlandığını bildirmişti. İranlı yetkililer ise, tutuklamayı babasının bu açıklamasından sonra ancak doğruladılar. 2 Mart'ta bir açıklama yapan İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hasan Ghashghavi, Saberi'nin İran'da "yasadışı" şekilde çalıştığını iddia etti.
28 Nisan'da Tahran Savcı yardımcısı Hasan Zare Dehnavi, makamına çağırdığı gazetecinin babasından, "Kızının açlık grevinde olduğu ve bünyesinin zayıfladığı" yönünde yaptığı açıklamalarını kamuoyu önünde geri çekmesini talep etti.
RSF: İran 173 ülke içinde 166. sırada
Saberi'nin avukatı Abdulfatah Soltani, gazetecinin, savunmalarını üstlenmeleri için İnsan Hakları Çemberi adlı gruba vekalet vermesine Savcı Dehnavi'nin karşı çıktığını RSF'ye bildirdi.
Nobel Barış Ödülü sahibi İranlı hukukçu Şirin Ebadi, İran yasalarına göre gazetecinin, temyiz başvurusuna kadar, kefalet karşılığında tahliye olabilme hakkına sahip olduğunu açıkladı. RSF, yedi gazeteci ve ikinci İnternet günlükçünün cezaevinde bulunduğu İran'ın, Dünya Basın Özgürlüğü Sıralaması'nda 173 ülke içerisinde 166. sırada bulunduğunu duyurdu.
Roxana Saberi kim?
ABD'de dünyaya gelen ve babası İranlı olan Roxana Saberi daha sonra ABD vatandaşlığını seçti. İran, çift vatandaşlık hakkını tanımıyor. Altı yıldır İran'da yaşayan Saberi, 2002 yılından itibaren dört yıl süreyle NPR Radyosu'nda çalıştı.
Gazetecinin babası, RSF'ye BBC ve Fox News gibi uluslararası medya kuruluşları için de çalışan kızının 2006 yılından bu yana hiçbir medya kuruluşu için çalışmadığını bildirdi. Babası, akreditasyonu bulunmadığından haberlere de erişemeyen Roxana Saberi'nin, İran ile ilgili kitap kaleme almak istediğinde, edebi ve kültürel konularda yorumlar ve şahsi notları dışında bir bilgi bulundurmuş olamayacağını açıkladı. Saberi, 2006'den bu yana Tahran'daki bir üniversitede, Fars dili ve kültürünü öğrenmeye ağırlık veriyordu. (EÖ)
