Rıza Sarraf’ın “Kaçma İhtimaline” Delil Olarak 17 Aralık Gösterildi

Haberin İngilizcesi için tıklayın

ABD’li savcı Preet Bharara, New York’ta tutuklu bulunan iş insanı Rıza Sarraf’ın kefalet başvurusunun reddedilmesi talebinde bulundu. Delil olarak da 17 Aralık yolsuzluk soruşturmasıyla ilgili fezlekeyi mahkemeye sundu.

The Wall Street Journal’dan Nicole Hong haberinde, mahkeme tutanaklarına göre ABD hükümetinin, Sarraf’ın siyasi bağlantıları ve servetinin önemli kaçış riski taşıdığını belirterek serbest bırakılmamasını istediğini yazdı.

Sarraf’ın avukatı Benjamin Brafman, tutukluluğa itirazda bulunmuş, Sarraf’ın pasaportlarına el konulabileceğini, 24 saat güvenlik güçleri ve uygu üzerinden izlenebilecek bir yerde kalabileceğini ifade etmişti.  

“Türkiye’den iade şansı çok az”

Wall Street Journal’un haberine göre, savcıların 10 milyonu nakit ödenmek üzere 50 milyonluk kefalet talebine itiraz etti, Sarraf’ın ABD ile hiçbir bağının olmadığını söylediler.

Savcılar, Sarraf’ın İran ve Türkiye de dahil birkaç pasaportu bulunduğunu, bu ülkelerden ABD’ye suçlu iadesi yapılmasını ihtimalinin ya çok düşük ya da hiç olmadığını söylediler.

Avukatı Brafman’ın sunduğu şartların, Sarraf’ın mahkemeye getirileceğini garanti etmediğini ifade ettiler.

“Sanık ne zaman ve nereye isterse seyahat edebilir ve bunu gizlice yapabilir.”

Ayrıca Sarraf’ın mahkemede yıllık gelirini 720 bin dolar olarak belirttiğini ancak gerçek rakamın yıllık 11 milyar dolara vardığını söylediler.

Sarraf’ın gelir beyanına karşı mahkemeye, tutuklandığı sırada üzerinden çıkan cep telefonundaki külçe altınlar, altın kaplama tabanca, yat ve yüklü miktarda nakit para fotoğrafları sunuldu.

“Serveti yolsuzluk ve rüşvet için paravan”

New York Güney Bölge Savcısı Preet Bhrara da Sarraf’ın mahkemeye yaptığı kefalet başvurusuna itirazında, 17 Aralık yolsuzluk soruşturması fezlekesini mahkemeye delil olarak sundu.

Hürriyet’in New York muhabiri Razi Canikligil’in haberine göre, Bharara’nın itirazında, 17 Aralık fezlekesinin İngilizce çevirisi, Sarraf’ın 19 Nisan 2014’te A Haber’de yayınlanan Yaz Boz isimli programda yaptığı açıklamalar, elektronik posta yazışmaları ve bir internet sitesinde TOGEM-DER’e yaptığı 5 milyon dolarlık bağışla ilgili haberi delil olarak sundu.

Sarraf, kefalet başvurusunda, Toplumsal Gelişim Merkezi Eğitim ve Sosyal Dayanışma Derneği’nin (TOGEM-DER) de aralarında bulunduğu bazı vakıflara yaptığı bağışları mahkemeyi serbest bırakılmasına ikna etmek için sunmuştu.

Nicole Hong’un haberinde de TOGEM-DER’e 2,3 milyon dolar bağış yapıldığı ve Sarraf davası savcılarının, “TOGEM-DER’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan tarafından kurulduğunu, Sarraf’ın servetini yolsuzluk ve rüşvet için kullandığını iddia edildiğini” söyledikleri belirtildi.

Bhrara, Sarraf’ın, A Haber’deki programda İran’a ABD ambargosu öncesi günde bir ton altın sattığını, İran’a yönelik 11 milyar dolarlık ihracattan sorumlu olduğunu söylediğini belirtti.

“Yozlaşmış politikacılara rüşvet verdi”

Bharara’nın dilekçesinde, yolsuzluk soruşturmasından bahsedildi:

“Davalı muazzam servetini, kendisine birkaç ev, yatlar ve diğer varlıkları satın almak için değil, aynı zamanda Türkiye’de yozlaşmış politikacılara erişimi satın almak için kullandı.”

“Sarraf, Türkiyeli yetkililere rüşvet vermekten 2013 yılında Türkiye’de tutuklandı. Suçlamalar düşürüldükten sonra, serbest bırakıldı.”

“Türkiye’deki savcı ve soruşturmadan sorumlu polis memurları görevden alındılar ya da tutuklandılar.”

Bharara’nın dilekçesinde, Sarraf’ın İran yararına işlemler yapmak ve kendi şebekesini rakiplerine karşı güçlendirmek için aralarında eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın da bulunduğu üst düzey banka memurlarına ve kabine üyelerine rüşvet verdiği iddiası aktarıldı.

Sarraf’ın dönemin Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, İçişleri Bakanı Muammer Güler ve AB Bakanı Egemen Bağış ile ilişkileri olduğunu da altı çizildi.

Sarraf’ın kefalet başvurusuyla ilgili, 2 Haziran’da Manhattan Bölge Mahkemesi’ndeki duruşmada karar verilecek.

(AS)