Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi üyeleri, adı işkenceyle anılan polis şefi Sedat Selim Ay'ın, Terörle Mücadeleden Sorumlu Emniyet Müdür Yardımcılığına atanmasını, İstanbul Emniyet Müdürlüğü önünde yaptıkları basın açıklamasıyla protesto etti.
"Tecavüz için emniyet, İşkence için hizmet" pankartının açıldığı eylemde işkence yaptığı gerekçesiyle 11 ay hapis cezası alan Ay'ın derhal görevden alınması istendi.
Avukatlar, yaptıkları basın açıklamasında "Ay'ın tecavüz faili, işkence hükümlüsü bir polis şefi olduğunu ve yapılan bu atamanın infaz ve işkence yapanların ödüllendirilmesi anlamına geldiğini" söyledi.
Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü önünde gerçekleştirilen eyleme Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Başkanı Şebnem Korur Fincancı, İnsan Hakları ve Mazlumlar için Dayanışma Derneği (MAZLUMDER) İstanbul Şubesi Hukuk Koordinatörü Arife Gökkaya Dinç ile birlikte gözaltında hayatını kaybeden Hasan Ocak'ın ağabeyleri Ali Ocak ve Hüseyin Ocak da katıldı.
"Devlet işkencecilerini koruyor"
Yaklaşık 30 kişinin katıldığı eylemde basın açıklamasını okuyan ÇHD İstanbul Şubesi Başkanı Taylan Tanay, Ay'ın birçok işkence davasından beraat ettirildiğini ve aldığı hapis cezasının da ertelendiğini belirtti.
"Devlet adına işkence yapan kamu görevlilerinin birçok kez yargılanmadığının" da altını çizen Tanay, insan hakları savunucuları olarak hukukun karanlık sokaklarında bir kez daha adaletsiz bırakıldıklarını söyledi.
Tanay, Emniyet Müdürlüğü'nün işkenceyi ve tecavüzü terfinin önünde bir engel olarak görmediğini aksine terfi konusunda işkencecilere öncelik tanıdığını ifade etti.
Emniyet Müdürlüğü'nün "Halk için emniyet, Adalet için hizmet" sloganının infaz, işkence, kötü muamele üreten polis gerçeğini örtmek için kullanıldığını söyleyen Tanay, sözlerine şöyle devam etti:
"Halkın emniyetini en çok o tehdit etti. Yasal dergi satanlar, eşini hastaneye götürenler, hakları için sokağa çıkan işçiler, öğrenciler dizginsiz bir terörün muhatabı oldular. Aslında adalet en çok onun yüzünden sakatlandı."
Ay gibi kamu görevlilerinin devlet adına çalıştıkları için herhangi bir ceza almadıklarına değinen Tanay, "İşkence, mevzuatta suç olarak tanımlanıp ceza yaptırımına bağlanmasına ve bu konudaki tüm uluslararası sözleşmeler imzalanmasına karşın cezasız bırakılmaya devam ediliyor" diye konuştu.
"Karar hukuki olabilir ama vicdani değil"
Tanay, Selim Ay'ın terfi edilmesinde herhangi bir hukuki engel olmadığını ancak bu atamanın akla ve vicdana sığmayacağını ifade etti.
"İşkenceci olduğu tescilli bir polis şefinin halen görevine devam ediyor olmasının devletin insan hakları konusundaki duyarsızlığını gösterdiğini" kaydeden Tanay, "Tecavüz faili ve işkence hükümlüsü Ay, insanlığımıza ve ahlakımıza yönelik açık bir saldırıdır" dedi.
İç hukukun işkencecileri koruyup kolladığını söyleyen Tanay, Ay görevinden alınana kadar mücadelelerine devam edeceklerini açıkladı. (SA/AS)
