Hayvan Deneyleri Düzenlemesi Hayvan Haklarına Aykırı

Türkiye’nin çeşitli kentlerinden hayvan hakları savunucuları, ilgili sivil toplum kuruluşları ve 13 baronun temsilcileri İstanbul’da buluştu ve Hayvan Hakları Koruma Kanunu’nda yapılması istenen değişikliklere tepkilerini dile getirdi.

Kadıköy’deki eylemde Kocaeli’nden Adana’ya kadar birçok kentten kimi 30 kişilik grupla kimi kendi başına gelen yaklaşık bin kişi, Meclis’te Çevre Komisyonu’nda gündeme gelen hayvanlarla ilgili düzenlemelerin Türkiye’yi zaten yetersiz olan hayvan hakları konusunda daha da geriye götürdüğünü söyleyerek düzenlemelerin iptal edilmesini istedi.

Kabahat değil, suç!

Antalya Barosu Hayvan Hakları Kurulu Başkanı Avukat Evrim Ercan Çelik, 13 baronun hayvan hakları kurulları adına yaptığı konuşmada, hayvan deneylerine ilişkin yönetmeliğin sessiz sedasız değiştirildiğini anlattı ve yönetmelikle sokaktaki kedi ve köpekler üzerinde deney yapılmasının önünün açıldığını belirtti.

“Hayvanların yaşam hakkını üstün tutan taleplerimizin hiçe sayıldığını görüyoruz.

“Hayvana işkence, tecavüz ve öldürme fiillerinin kabahat değil, suç sayılmasını ve ceza kanunu kapsamına alınmasını istiyoruz.”

Geri bir düzenleme

Hazırlanan basın açıklamasını okuyan Leman Sam da hayvanseverlerin sloganlarından bir haline gelen “tehlikeli ırk yoktur, insan eliyle tehlikeli hale getirilen hayvan vardır” sözünü tekrarladı ve düzenlemeye tepkilerini ifade etti.

Açıklamada “bugüne kadar tasarlanan hiçbir yasal düzenleme hayvanların lehine madde içermediğinden 5199 sayılı yasaya bu aşamada kesinlikle dokunulmaması” istendi.

Eyleme katılanlar da 5199 sayılı yasanın hayvanlar lehine iyileştirilmesi taleplerini anlatan sloganlar attı.

Şirketleri değil hayvanları koruyun

Türk Tabipleri Birliği adına konuşan Gülriz Erişken de “Hayvan Deneyleri Etik Kurullarının Çalışma Usul ve Esaslarına Dair Yönetmelik”in Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nca 15 Şubat’ta yenilendiğini hatırlattı ve yeni halinin hayvan hakları açısından birçok sakınca içerdiğini vurguladı.

Bu sakıncalar özetle şöyle dile getirildi.

* Bazı klinik deneyler yönetmelik dışında bırakıldı. Deney hayvanlarının koşulları denetlenemeyecek.

* Hayvan üretip üzerinde deney yapan ve deney hayvanları ticareti yapan şirketler kendi etik kurullarını kurabilecek. Etik kurullar hayvanları korumak için vardır, şirketleri değil. Bu uygulamaya son verilmeli.

Etik kurulda etik uzmanı yok

* Yönetmelik sokak hayvanlarının deneylerde kullanılmasına açık kapı bırakıyor.

* Etik kurullarda etik uzmanına yer verilmiyor. Kurullarda veteriner fakülteleri ve tıp fakültelerinden etik uzmanları bulunmalı.

* Bakanlığın beş daimi üyesi ve bu üyelerden birinin de başkan olarak belirtilmesi kurulun bir etik kurul değil düzenleme kurulu olduğunu gösteriyor. Daimi üyelere ayrıcalık tanınması etik olmayan bir eşitsizliğe yol açar. (YY)