“Yine benim için berbat bir gündü. Bu okula gitmek istemiyorum...”
“Öğretmenim sizin canınız sıkkınsa siz oturun, biz kendimiz ders çalışırız...”
Bu sözler öğretmenleri aylardır maaşlarını alamadığı için eylem yapan Doğa Koleji öğrencilerine ait. Öğretmenlerin ve velilerin uzun eylemlerinin ardından satılacak mı, kapanacak mı tartışmaları yaşanan Doğa Koleji, İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Vakfı’na devredildi.
Fakat okulla ilgili sorunlar hala bitmiş değil. Sancılı geçen sürecin ardından gelecekleri söz konusu olan öğrencilerin büyük bir kısmı dönem ortasında okul değiştirmek zorunda kaldı. Kalan öğrencilerin ise okulla bağları zedelendi. Devir işleminin ardından öğretmenler hala maaşlarını alamıyor. Bazı dersler boş geçiyor.
Veliler de çocuklarının ruh halini yukarıdaki sözlerle özetliyor.
TIKLAYIN-Doğa Koleji Velileri: 65 Bin Öğrenci, 10 Binden Fazla Çalışan Mağdur
6. ve 2’nci sınıf öğrencisi iki kızını Doğa Koleji Güzelce kampüsüne gönderen, yaşanan olayların ardından 6. sınıfa giden kızının okulunu değiştiren Meral Erçağ, “Öğrenciler bizlerden, okul yönetiminden ve hatta bu ülkenin Milli Eğitim Bakanı’ndan bile daha duyarlılar. Devir işlemi gerçekleşti ama öğretmenler yine maaşlarını alamıyorlar. Çocuklarımız ‘öğretmenim canınız sıkkınsa siz oturun biz kendimiz ders çalışırız’ diyorlar. Çocukların ruh halini düşünün artık” sözleriyle anlatıyor yaşadıkları süreci.
“Ne kadar çabalasak da çocuklar etkilendi”
6. sınıf öğrencisi kızının 3 yaşından itibaren Doğa Koleji’nde eğitime devam ettiğini söylüyor Akçay ve ekliyor : “2. sınıfa giden kızım durumdan çok etkilenmedi. Çünkü öğretmenler çocukların psikolojisini düşünerek derslere girmeye devam etti. Sadece ortaokulda öğretmenler 2 saat ders bıraktı. Buna rağmen 11 yaşındaki 6. sınıf öğrencisi kızım bizler ne kadar çaba göstersek de durumdan etkilendi.
“Çocuğumun kalp ile ilgili sağlık sorunu var. Yaşanan gerilimden etkilenmemesi için okulunu değiştirdik. Fakat çocuk bu durumdan daha da kötü etkilenince kaydını tekrar Doğa Koleji’ne aldırmak zorunda kaldık. 11 yaşındaki çocuğum müdüre kızıyor. Çünkü okulda yaşanan gerilimin büyük bir nedeni de müdürümüz oldu. Öğretmen ve velileri karşı karşıya getiren bir tutum içine girdi, çocuklarımız da bunlara tanıklık etti.
“Kimsenin güveni kalmadı”
“Devir işlemi gerçekleşti ama hiçbir şey eskisi gibi değil. Hala maaşlar verilmiyor. Tarih veriyorlar ama sözlerinden durmuyorlar. Kimsenin güveni kalmadı. 600 öğrencisi olan okulda öğrenci sayısı 300’lere düştü. Belli ki, okul öyle de böyle de kapanacak, öğretmenler iş arıyor. Veliler bu yılı bitirmeyi bekliyor, kimse tekrar kayıt yaptırmayacak.”
“Dersler aksayınca çocuk kırılma yaşadı”
Bir başka Doğa Koleji velisi Meltem Öztürk, okulun başarı sıralamasının ilk üçünde yer alan 6. sınıf öğrenci kızının ruh halini şu sözlerle anlatıyor: “Okulun açılmasından bir ay sonra sorunlar başladı. Dersler aksayınca çocuk kırılma yaşadı. Kızımın da talebiyle dönem ortasında okulunu değiştirdik fakat okul birinciliği olan kızım şu an da 20. sıralara geriledi.
“Anne acaba geri gitsem mi?”
“Doğa Koleji’yle eşdeğer Bahçeşehir Koleji’ne kaydını aldık fakat çocuk derslere, öğretmenlere ve arkadaşlarına adapte olmakta zorlanıyor. Her gün, ‘anne acaba dersler işleniyor mudur, geri gitsem mi?’ diye soruyor.
“Kızım okul değiştirdikten sonra günlük tutmaya başladı. Günlüğüne ‘Yine benim için berbat bir gündü. Bu okula gitmek istemiyorum’ diye yazmış. Her gün buna benzer şeyler yazıyor. En kötüsünü çocuklarımız ve öğretmenler yaşıyor. Okulun eskisi gibi olmasını istiyoruz ama olmayacak. Planlanmış bir sürecin içindeymişiz gibi hissediyoruz.”
TIKLAYIN-Doğa Koleji Artık İTÜ Vakfı'nın
“Çocuklarımız duygusal kopuş yaşıyor”
Son dönemlerde öğretmenlerin maaşını ödemediği için basına yansıyan fakat okulla müzakere süreçleri devam ettiği için okulun ve kendi isminin haberde yer almasını istemeyen bir diğer veli de, “Çocuğum her gün okula gidiyor. Ama tamamen öğretmenlerine karşı duyduğu vicdani bir sorumluluk duygusuyla gidiyor. Oğlum 9. sınıf öğrencisi algıları derslerden daha çok ‘ne olacak bu durum’ üzerine yoğunlaşıyor. Bu hafta bitmesi gereken sınavları iki hafta önce bitti. Çocuklar okula aidiyet duygularını kaybettiler. Öğrencilerin yüzde 90’ı okula gitmiyor. Bir grup veli olarak okulun kurtarılması için elimizden geleni yapıyoruz. Ama çocuklarımızın bu duygusal kopuşunu nasıl kurtaracağız bilmiyoruz” diyor.
"Kim hesabını nasıl verecek"
Aynı okuldan ismini vermek bir başka veli ise; yaşadıkları süreci şöyle anlatıyor: "Aslında özel okullara karşı bir insanım ama devlet okullarının durumu ve sınav sistemleri bizi özel okullara itti. Bizim okulumuzdaki kriz geçen yıl itibariyle başladı, sürekli çözüleceği ifade edildi. Fakat bu yıl daha da derinleşti; öğretmenler maaş alamıyor, tuvaletler pis, yemekler kötü. Doğal olarak çocukların hevesi kırıldı, okula gitmek istemiyorlar. Özellikle 8. ve 12. sınıf öğrencilerinin yaşadığı sorun çok daha büyük çünkü her iki gruptaki öğrenciler de sınava hazırlanıyor ama öğretmen yok ders yok. Çocukların geleceği söz konusu onlara yaşatılan bu durumun kim hesabını nasıl verecek bilmiyorum. (RT)