ÜNİVDER'den Akademisyen İhraçlarına Tepki: Bu Yanlıştan Dönülmeli
Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği (ÜNİVDER), 679 sayılı KHK ile yükseköğretim kurumlarında görevli 631 akademisyenin ihraç edilmesi üzerine yayınladıkları açıklama ile ihraçlara tepki gösterdi.
Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında ilan edilen 679 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile yükseköğretim kurumlarında görevli 631 akademisyen ve 155 idari personeli görevlerinden ihraç edildi.
Gerekçe olarak "Terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olmak" gösterildi.
Şimdiye dek dört KHK ile ihraç edilen akademisyen sayısı 4 bin 481'e, idari personel sayısı bin 102'ye yükseldi. İhraç edilen arasında Barış İçin Akademisyenler'in Bu Suça Ortak Olmayacağız bildirisi imzacısı en az 41 akademisyen de var.
"Üniversite tarihine kara leke olarak geçecek"
ÜNİVDER, “OHAL kapsamında KHK ile üniversitelerden özgürlükçü, barış isteyen ve ilerici demokrat akademisyenlerin üniversitelerinden ihraç edilmelerini şiddetle kınıyoruz ve bu yanlıştan biran önce dönülmesini istiyoruz” dedi.
“Hukuksal hiçbir dayanağı olmayan FETÖ terör örgütü bahanesi ile muhalif gördükleri akademisyenlerin üniversitelerden ihraç edilmesi evrensel üniversite kavramına etik, bilimsel değerler ve liyakata aykırıdır. Üniversitelerin olmazsa olmazı akademik özgürlüklerdir. Siyasi iktidar üniversitelerdeki muhalif kesimin ihracı ile üniversiteleri siyasetin siyasi İslam’ın vesayeti altına alma konusunda hukuk dışı uygulamaları ile üniversiter yapıya büyük bir darbe vurmaktadır.
“Bu listelerin rektörlerce hazırlandığını bilmekteyiz. Bizzat YÖK başkanı tarafından söylenmiştir. Bu nedenle başta rektörler olmak üzere YÖK ve hükümet yetkililerine hukuk içinde hareket etmelerini, üniversite evrensel kurallarını yok saymamalarını diliyor ve bu uygulamaların üniversite tarihine bir kara leke olarak geçeceğini hatırlatmak istiyoruz. Hukuk ve evrensel kurallar içinde hareket etmeye ve bu yanlıştan dönmelerini ve biran önce düzeltmelerini talep etmekteyiz.” (BK)
