Akademisyenlerin Kamu Hükmünde Kararname ile kamu hizmetinden men edilmesine siyasetçiler, sivil toplum örgütleri ve bilim insanları tepki gösterdi.
Olağanüstü Hal (OHAL) kapsamında, 1 Eylül 2016 tarihli 672 numaralı KHK ile üniversitelerdeki 2 bin 346 kişi işten çıkarıldı.
İşten çıkarılan akademisyenlerden 41'i Barış İçin Akademisyenler bildirisini imzalamıştı.
Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği: Hukuk içinde kalmalı
“Demokratik üniversite ve ülke barışı için mücadele veren öğretim elemanları görevlerine iade edilmeli.
“Kanlı bir darbe girişiminin ardından darbeciler ve destekçilerinin kovuşturulması yerindedir, gereklidir. Ancak bu kovuşturmaların somut delillere dayanması, bir cadı avına dönmemesi ve hukuk içinde kalması çok önemlidir, aksi takdirde 'darbeleri önlemek için bir darbe rejimi' kurmak gibi traji-komik bir durum oluşur. Söz konusu operasyonlar ise maalesef gittikçe bu endişemizi doğrular bir hal aldı.
“Üniversiteden uzaklaştırılan akademisyenlerin arasında laik ve demokratik hukuk devleti ve özgür bir üniversite için yıllardır mücadele veren bu uğurda ömrü boyunca emeğin, doğanın ve yaşamın savunucusu olmuş, barış çağrıları yapmış akademisyenlerin de olması kabul edilemez.
“Tüm yurttaşlarım masumiyet karinesi her şeyin üzerinde tutulmalı. Somut ve ikna edici deliller olmadan, söylenti, rastlantı ve delilsiz ihbarlarla adım atılmamalı. Yurttaşlar arasında muhbirlik özendirilmemeli. Yargı, tarafsız, nesnel, bağımsız davranmalı, siyasi telkinlere kulağını kapamalı.”
HDK: Barışı da bilimi de savunacağız
Halkların Demokratik Kongresi Eşsözcüleri Gülistan Kılıç Koçyiğit ile Ertuğrul Kürkçü açıklamalarında ihraç kararlarının iptal edilmesini talep etti:
“İhraç edilen 2 bin 346 akademisyen arasında barış bildirisine imza atan 19 Kocaeli Üniversitesi hocasının bulunması dikkat çekici. İhraç edilen akademisyenlerin 41’inin şimdiye kadar yaşamlarını faşizme, darbecilere karşı mücadele ile geçirmiş, barışı, özgürlüğü savunmuş akademisyenler olması düşündürücü.
“Bu durum iktidarın darbe karşıtlığını demokratik mevzileri, kişi ve kurumları asıl hedef haline getirdiğini gösteriyor. Bu saldırı bilime, barışa, onur ve özgürlüğe yönelik bir saldırıdır. Her türlü darbeye karşı olan, barışı savunan, ezilenlerden yana olan akademisyenlerin görevden uzaklaştırılması asla kabul edilemez.”
11. Karaburun Bilim Kongresi Katılımcıları: Akademiye darbe
“1 Eylül Barış Günü gece yarısı Türkiye’de akademiye darbe yapıldı. Darbecileri tasfiye amacıyla yürürlüğe konulduğu iddia edilen OHAL, açıkça akademide barışı, demokrasiyi, özgür düşünceyi savunanlara da yöneldi.
“OHAL’e, ve bu kapsamda derinleşen hukuksuzluğa ve keyfi uygulamalara derhal son verilmeli. İşten atılanlar görevlerine geri alınmalı ve darbe girişimine dâhil olduğu iddia edilen akademisyenler adil bir soruşturma ve yargılama süreci ile tespit edilmeli.”
Mülkiyeliler Birliği: Dayanışma içindeyiz
“Akademisyenlerin Anayasa’ya ve evrensel hukuk ilkelerine aykırı biçimde işten atılmaları, üstelik bu işleme karşı yargı yoluna bu aşamada başvurulamaması, darbe girişimiyle derinleşen karanlığın aydınlatılmasının önünde engel teşkil eder.
“Başta Mülkiyeli akademisyenlerimiz olmak üzere, FETÖ’cü darbeciler ve terörist yapılarla hiçbir ilgisi olmayanlarla dayanışma içinde olacağız.” (AS)