Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün isteğiyle Devlet Denetleme Kurulu'nun (DDK) 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın vefatı hakkında hazırladığı raporda Özal'ın ölümünün şüpheli olduğu tespiti yapıldı. Raporda Özal'ın mezarının açılıp otopsi yapılması gerektiği belirtildi.
2010 yılından beri süren çalışmanın sonunda tamamlanan raporda Özal'ın ölümünün uzun süreli devam eden ağır bir hastalık neticesinde ya da beklenen bir ölüm olmadığı belirtildi ve şöyle denildi:
"Şüpheli bir ölüm"
"Ölümü, ani bir ölüm şeklinde gerçekleşmiştir. Görevi başında ve ani şekilde ölen bir Cumhurbaşkanının ölümü her zaman 'şüpheli' bir ölümdür. Bu itibarla, ölüm
nedeninin belirlenmesi amacıyla herhangi bir otopsi ve/veya Köşk yerleşkesinde delil tespiti benzeri işlemlerin yapılmamış olması tam anlamıyla "akıl tutulması" ile izah edilebilecek bir durumdur. Öyle ki, mezkur akıl tutulması dönemin ilgili Devlet organlarına ve merhumun yakınlarına tam anlamıyla hakim olmuştur. Bunun sonucunda da, ölüm nedeninin belirlenmesi konusunda gerek doktorlar ve aile üyeleri tarafından gerekse yargı organları ve diğer Devlet ricali tarafından otopsi yapılması konusunda gerekli ihtimam ve tavır gösterilmemiştir."
"Gerekli müdahale yapılmadı"
"...Merhum Turgut Özal rahatsızlandığı anda; kendisine ne gerekli vasıfta ilk müdahale yapılabilmiş ne de uygun bir şekilde ve tam zamanında hastaneye götürülebilmiştir.
Söz konusu dönemde Sayın Cumhurbaşkanının acil bir rahatsızlık geçirmesi anında izlenecek yöntem ve süreçlerin (ilk müdahaleyi yapacak sağlık personeli ile araç ve gerecin hazır tutulması, takip edilecek yol güzergahı ve gidilecek sağlık kuruluşu, yol emniyeti ile ilgili tedbirler, son zamanlarında yediği ve içtiği şeylerin listesi ve numunesi, kullandığı ilaçların listesi, hasta öyküsüne ilişkin bilgiler vb.) tanımlanmamış olması nedeniyle, adeta, herhangi bir mahallede aynı şekilde vefat eden bir insan için hane halkı ve komşular tarafından yapılan iş ve işlemlerin ötesinde herhangi bir uygulama yapılamamıştır."
"Bu itibarla, gerek rahatsızlanma anı ve şekli ile ilgili belirsizlikler ve çelişkiler gerekse ölüm nedeninin tespitine yönelik olarak gerekli otopsi ve diğer işlemlerin yapılmamış olması ve alınan kan örnekleri ile ilgili yapılan tahlillerin akıbetinin belirsizliği gibi hususlar Merhum Turgut Özal'ın ölüm nedeninin bugün itibariyle de bilinmezliğini koruduğunu göstermektedir."
"İddialar netleştirilmeli"
Merhum Turgut Özal'ın öldürülmüş olduğuna ilişkin ortaya atılan çeşitli iddialar hakkında ancak sınırlı bir inceleme yapılabilmiştir. Somut bazı olaylar ve bilgiler ihtiva eden mezkur iddialardan; özellikle, merhumun zehirlendiğine ve yeterli tıbbi yardım almadığına ilişkin merhumun yakınları tarafından dile getirilen bazı iddialar incelenmiştir. Merhum Turgut Özal'ın öldürülmüş olduğuna ilişkin ortaya atılan iddiaların önemli bir bölümünün ise soyut nitelikte olup daha ziyade çeşitli ulusal veya uluslararası olgular/gelişmeler temel alınarak ortaya atılan 'öldürülme nedeni' etrafında kurgulanan iddialar olduğu görülmektedir. Bu nedenle, söz konusu iddiaların bu aşamada araştırılması ve ispatlanması imkanı bulunamamıştır. Ancak, ölüm nedeninin netleştirilmesinden sonra söz konusu iddiaların ciddiyeti/geçerliliği hakkında düşünülebileceği /inceleme yapılabileceği açıktır. Bu nedenle, Tıbbı Uzmanlar Heyeti tarafından mevcut tıbbi veriler çerçevesinde önerilen, ölüm nedeninin belirlenmesine ilişkin yöntem ve süreçlerin gerekliliğinin; Raporun yukarıdaki bölümlerinde yapılan tespit ve değerlendirmeler muvacehesinde Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ailesi ile yargı organlarının takdir edebileceği bir durum olduğu kanaatine varılmıştır."
"Yukarıda özetlenen ve ayrıntıları Raporun ilgili bölümlerinde yer alan tespit, değerlendirme ve önerilerin gereğinin yapılmasını teminen işbu Raporun, 2443 sayılı Devlet Denetleme Kurulu Kurulması Hakkında Kanun'un 6. maddesi uyarınca Başbakanlığa gönderilmesi gerektiği ve ayrıca Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına da raporun bir örneğinin iletilmesinin uygun olacağı değerlendirilmektedir."
Ne olmuştu?
Özal'ın yakınlarının 8. Cumhurbaşkanı'nın ölümünün doğal olmadığı konusundaki iddiaları çeşitli zamanlarda tekrarlanmıştı. Ancak bugüne kadar iddiaları kanıtlayacak ya da yalanlayacak bir inceleme yapılmadı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül 2010'da, DDK'nın bu ölümün ayrıntılı bir biçimde incelenmesini istedi.
DDK'nın ilgili raporuna buradan ulaşabilirsiniz. (IC)