İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu 2012’de işitme engelliler okulunda elektrik akımına kapılarak yaşamını yitiren 13 yaşındaki Yunus Eser’in ölümüne ilişkin davayı Meclis’e taşıdı.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın cevaplaması istemiyle verdiği soru önergesinde bilirkişi raporuna değinen Tanrıkulu, raporda öğrencilerin yanında öğretmen ve uyarı levhası olmadığı, ucuz malzemenin kaçağa yol açtığının belirtildiğini vurguladı.
Milli Eğitim Bakanlığı’nın sorumluluğu üstlenmediğini, Milli Eğitim Müdürlüğü’nün de “Yunus, yaşasa bile ailesine katkısı olmazdı” şeklinde savunma yaptığını hatırlattı.
Okullarda kaç çocuk öldü?
Önergede cevaplanması istenen diğer sorular şöyle:
* 13 yaşındaki Yunus Eser’in ölümüne ucuz malzemenin ve ihmalin yol açtığı iddiası doğru mudur? Doğru ise yapılan savunma hangi gerekçe ile yapılmıştır?
* Temel işlevi yurttaşların eğitimi olan bir kurumun “Yaşasa bile ailesine katkısı olmazdı” savunması bilginiz dahilinde mi yapılmıştır?
* Son 12 yılda okullarda gerçekleşen ölüm sayısı kaçtır?
* Okullarda yaşanan ölümlerden dolayı açılan davaların kaçında bakanlığınız kusurlu bulunmuştur? Kusurlu bulunduğunuz davalarda ödediğiniz tazminat miktarı ne kadardır?
Ne olmuştu?
Yunus Eser 2 Ekim 2012’de, yatılı kaldığı okulun bahçesinde arkadaşlarıyla top oynarken topu yan taraftaki Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu (YURTKUR) yurdunun bahçesine kaçtı.
Topunu almak için yan bahçeye geçen Yunus Eser bahçedeki elektrik direğinden kaçak elektrik çekilmek üzere dışarı çıkartılan kablolardan gelen akıma kapılarak yaşamını yitirdi.
Eser Ailesi çocuklarına sahip çıkılmadığı” için okul müdüründen ve nöbetçi öğretmenlerden şikayetçi oldu. (YY)