Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Kampanyası Sorumlusu Cenk Levi bugün (30 Mayıs) Başbakan Erdoğan'ın Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) Proton Hızlandırıcı Tesisi'nin açılış töreninde nükleer enerji üzerine yaptığı açıklamaların gerçeği yansıtmadığını söyledi.
Bir açıklama yaparak başbakanın konuşmasındaki ifadeleri değerlendiren Levi "Başbakan ya yanlış kaynaklardan aldığı bilgi ve verilerle besleniyor veya halkına bile bile yanlış açıklamalarda bulunuyor" dedi.
Cenk Levi, Erdoğan'ın "Nükleer enerjide insan hayatını tehdit eden unsurlar adeta yok edilmiştir. Japonya'da bir olay yaşandı diye bütün insanlığı farklı yerlere taşımaya gerek yok" ifadelerine karşılık şunları söyledi.
"Fukuşima felaketinin doğa ve insanlar üzerindeki etkileri hala devam ediyor. Radyasyonla kirlenen alanların temizlenmesi yüzyıllarca mümkün olmayacak. Radyoaktif kirlenmeye maruz kalan toprakların yaklaşık 13.000 km2'si aşırı kirlenmiş durumda. 150 binin üzerinde insan Fukuşima nükleer tesisinin 50 km çevresindeki, radyoaktif olarak kirlenmiş alandan ayrılmak zorunda kaldı. 20 km'lik tahliye bölgesi hala yasak bölge ve uzmanlar, bu bölgenin daha on yıllarca yaşanılamayacağını öngörüyor. Bir zamanlar yaşamın hüküm sürdüğü Fukuşima şehri, şu an terkedilmiş bir kent.' 40 yılı aşkın bir süredir nükleer enerjiye dayalı ekonomiye sahip olan Japonya, Fukuşima nükleer kazasından sonra aldığı kararla ülkedeki 54 reaktörün tamamını kapattı."
Nükleer kazalar gizleniyor
Levi, "Bizim enerjiyi ucuza mal etmemiz, halkımıza da ucuza satmamız gerekiyor. Nükleer santralle enerjiyi ucuza mal edip, dışa bağımlılığı azaltacağız" sözlerine de yanıt verdi.
"Rusya ile Türkiye arasında imzalanan anlaşmaya göre, nükleer santralde üretilen elektrik 12,35 sent+KDV olarak belirlenen fiyata alınacak. Bu da dünya ortalamasının iki buçuk misli ve Türkiye nükleer santralde üretilen elektriğe 15 yıl alım garantisi sağladı. Türkiye enerjide yüzde 70 dışa bağımlı. Başbakan, Türkiye'nin enerjide dışa bağımlı ve özellikle Rusya Federasyonu'na bağımlı ve bağımlılığını nükleer santral kurarak daha da arttıracağının bilincinde. Türkiye'de kullanılan doğal gaz ve kömürün büyük bir kısmı Rusya'dan ithal ediliyor."
Levi Erdoğan'ın aksine karbon salınımının düşmeyeceğini de belirtti.
"Nükleer enerjiler karbon salımını azaltmada da etkili değil. Dünyada var olan nükleer reaktörlerin sayısı dörde katlansa bile (ki bu, ihtimal dahilinde bir rakam değil) karbon salımlarında en fazla %6 oranında ve 2020'den sonraki bir tarihte bir azalma meydana gelebilir. Ayrıca, iklim değişikliği ile mücadele edebilecek hızda nükleer reaktör inşa etmemiz imkansız. Tüm elektriği nükleerden elde etmek için 50-100 yıla ihtiyaç var ve bildiğiniz gibi bu kadar vaktimiz yok. 2020 bile, artık bir şeyler yapmak için çok geç bir tarih."
Greenpeace kampanya sorumlusunun değindiği son nokta nükleer kazalarla ilgiliydi.
"Dünyada yaşanan nükleer kazaların çoğu nükleer lobi tarafından örtbas ediliyor. Yaşanan sadece çok büyük kazalar gündeme geliyor. Bugüne kadar irili ufaklı yaklaşık 5000 nükleer kaza meydana geldi. Nükleer reaktörler herhangi bir kaza olmaması durumunda dahi radyoaktif maddeleri doğaya yayıyorlar."
Erdoğan ise dünyada bugüne kadar üç kaza yaşandığını ve tedbirlerin iyi alındığı takdirde nükleerin hiçbir sakıncası olmadığını söylemişti. (YY)