Bin yıl evvel İran’ın Hemedan şehrinde yaşamış Baba Tahirê Uryan der ki: “Nezanîn kêmasîyek e, hînnebûn kêmasîyeke dubare ye”.
Hayli uzun zamandır performanslarını yakından izlediğim sanatçı dostlarım, adına “Dîwana Dûbeytî” dedikleri ve Baba Tahire Hemedanî’nin bir dolu eseri içinden 13 parça seçerek bir müzik CD’si yapmışlar. Çıkar çıkmaz da CD’yi ulaştırdılar.*
Birkaç yıl öncesinde bir orkestrasyon kurgusu içinde Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin sahnesinde izlemiş dinlemiştim kendilerini. O gece bir buçuk saatlik zaman dilimi içinde adeta bin yıl ötesine, o sözün ve sesin altın kıymetinde olduğu devranlara giderek dehşetli huşu içinde derin deryalara dalarak izleyip dinlediğimi biliyorum, ötesini değil.
O geceden sonra kendilerine demiştim, keşke bu performansın kayıtları yapılıp sevenleriyle paylaşılsa...
İşte 2010 yılında Serhat Kural, Zelal Gökçe, Meral Tekçi, Nurcan Değirmenci, Sabır Erdinç, Serhat Ertuna ve Yeşim Coşkun’la başlayıp yedi ay süreyle Baba Tahir eserleri üzerinde yoğun bir tarama yapmış grup.
Sonra birçok ilde performanslar, akabinde izleyici dinleyici tepkilerini ölçüp biçmeler ve başladıklarının yedinci yılında “Dîwana Dubeytî”nin kayıtlarının görücüye çıkması...
Nedendir bilemem çok özgün geleneksel motiflerimiz işlenmeyi ve paylaşılmayı beklerken çoğu kez küçümsenir. Bu sadece musikide değil edebiyatta da böyledir. Oysa içine girildiğinde görülür ki koca bir ummandır geleneksel ve organik Kürt edebiyatı, musikisi, folkloru...
Baba Tahirê Uryan’ın (Hemedanî) dîwan’ından oluşturulan “Dîwana Dubeytî” gibi geleneksel organik kültürel birikimler paylaşıldıkça ve kültürler birbirlerini sahada tanıdıkça, sırların çözüleceğine, buzların eriyeceğine yürekten inananlardanım.
Baba Tahirê Ûryan’ın doğum ve ölüm tarihleri tartışmalı olsa da genel kanı 940-1020 yılları arasında yaşadığıdır. İran’ın Lorîstan – Hemedan şehrinde doğmuş, yaşamış ve orada hakka yürümüştür. Türbesi Hemedan’da kendi adıyla anılan bir tepede bulunmaktadır.
Baba Tahir, bir Yarêsan Ehli Haq şairidir. Şiirlerini Kürtçenin Lor (Lûrî, Lorî – Goranî) lehçesinde yazmış. Kimi şiirleri Yarêsanların kutsal kitabı “Serencam”da yer almıştır.
Baba Tahirê Uryan, Ömer Hayyam’dan 150 yıl, Yunus Emre ve Mevlana’dan 200 yıl önce yaşamış bir şairdir. Batılı araştırmacılar onu “Kürtlerin Ömer Hayyam’ı”, “Ömer Hayyam’dan daha derinlikli” olarak nitelendiriyor. Bu manada Hayyam, Yunus ve Mevlana’nın şiir ve düşünce babası olarak kabul görür.
Baba Tahirê Uryan ismine ilk kez Sabah Kara’nın 1997 veya 1998 yıllarında Nubihar Yayınları’nda çıkmış olan "Dubeytî" kitabında rastladım. Baba Tahir’in çarînleri; Farsça, Arapça, İngilizce, Fransızca, Almanca, Türkçede yayımlandı. Yani dünyada tanınan bir şair.
İşte bu sebeple tekrar “Dîwana Dubeytî” CD’sine dönersek! Kezeb Pirderd, Bêwefa, Behar, Perîşanê, Nalan, Şaş û Gêj, Sebir Sebir, Tu ji min dûr î, Bêqerarî, Dîlber, Teyr, Lî dinyayê, Aşiq 13 parçadan oluşan bir eser...
Ufkun, ruhun, yaşam alanlarının daraldığı “zor zamanlar”da bin yıl evvelinin nefesi...
Baba Tahirê Uryan û Hemedanî; Âşık dediğin ölümden, zincirden, zulümden, zindandan korkmayandır. Çoban’ın kuru gürültüsüne pabuç bırakmaz âşık. Çünkü âşık’ın gönlü, aç kurt gibi aşka susamıştır demeye getiriyor.
Bin sene öncesinden seslenen ve kendisinden sonraki kuşaktan olan Ömer Hayyam’a hayranlıkla ilham veren Baba Tahirê Uryan’a selam etmekten başka elimizden ne gelir...
Not: Dîwana Dûbeytî üzerine çok daha geniş bir yazıyı bu yılın başında kültür servisi'nde yazmıştım. Bu yazı o metnin güncellenmiş halidir...(ŞD/NV)
* Dîwana Dubeytî, KOM Müzik yapım...