Aşırı Sağın Yükselişine Berlin, Barcelona ve Boston Yanıtı

7 Haziran 2017’de “Identitarian Movement”ın ⁽¹⁾ Almanya’daki yansıması olan “Identitare Bewegung”a üye olan yüzlerce kişi Berlin’de bir protesto gösterisi gerçekleştirmişti. “Avrupa’nın geleceği için, kimliğimizin, kültürümüzün ve yaşam tarzımızın korunması için” pankartı altında yürüyüşlerini gerçekleştiren grup, özellikle mülteci karşıtlığıyla tanınıyor.

Protestocuların Gesundbrunnen’den başlayarak tren istasyonuna kadar uzanan rotası yüzlerce sol ve antifa ⁽²⁾ hareketi üyeleri tarafından kapatılmıştı. “Identitarian Movement” üyelerinin milliyetçi bakış açılarına karşı çıkan karşı protestocular için artık normalleşmiş olan bu durum, son yıllarda Avrupa’daki sağ-sol ilişkilerini net bir biçimde özetliyor.

Tıklayın - Alt-right’tan Antifa’ya: “Neo” İdeolojiler Sözlüğü

Son yıllarda Avrupa ve Amerika’da göç karşıtı, aşırı sağ, ırkçı olarak tanımlanabilecek bir protesto gerçekleştirilir ise eş zamanlı olarak mutlaka bir karşı protesto da gerçekleştiriliyor. Berlin’deki olayda “Identitarian Movement” çerçevesinde yüzlerce kişinin ırkçı söylemlerini duyurabilmek için buluştukları protestoya karşı organize olan ilk grup, Berlin çıkışlı bir anti-sağ-kanat, aşağı yukarı dört bin kişiyi meydana toplamıştı.

Bir başka sağ-sol protesto karşılaşması 18 Ağustos 2017’de Barcelona’da meydana geldi. 17 Ağustos 2017, Perşembe günü Barcelona’da gerçekleştirilen ve 15 kişinin ölümüne sebep olan saldırıdan bir gün sonra, saldırının gerçekleştirildiği Las Ramblas bulvarında anti-faşist grup ve aşırı sağ grup eş zamanlı olarak protesto düzenledi.

İspanya’nın aşırı sağ grubu olan La Falange, IŞİD’in üstlenmiş olduğu saldırının sebebinin “çok kültürlülük politikaları” ve göç olduğunu ileri sürüyor. Sosyal medyada oldukça aktif olan grup “herkesin çok kültürlülük politikalarının ve #RefugeesWelcome politikasının Las Ramblas, Barcelona’daki gibi bir olayla sonuçlanacağını bildiğini” yazdı. Facebook sayfalarında sıklıkla İslam karşıtı paylaşımlarda bulunan La Falange tarafından gerçekleştirilen yürüyüşe, karşı protesto olarak La Boqueria yakınlarında toplanan Katalan sol kanat grupları Arran ve Endavant ise aynı anda kendi protestolarını gerçekleştirdi.

Karşı protestocuların akını sonucu geri çekilmek zorunda kalan Falange, kolluk kuvvetleri tarafından Las Ramblas’dan çıkarıldı. Protestolarını sona erdirmek zorunda kaldılar.

En son olarak da Boston, 19 Ağustos 2017’de benzer manzaralara sahne oldu. 12 Ağustos 2017’de Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Charlottesville kentinde gerçekleşen “Sağda Birlik” protestoları sonucunda aşırı sağ protestoculardan birinin arabasıyla karşı protestocuların arasına girmesiyle bir kişi hayatını kaybetmiş, onlarca kişi yaralanmıştı.

Dünya çapında tartışılan Charlottesville olaylarından bir hafta sonra Boston’da “İfade Özgürlüğü” protestosu gerçekleştirildi. “Boston İfade Özgürlüğü Protesto Koalisyonu” etkinliklerine “liberal, muhafazakar, geleneksel, klasik liberal, Donald Trump destekçisi ve ifade özgürlüğünden yararlanan herkesi” davet etti. Organize edilen bu protestoya karşı olarak ise toplanma kararı alan karşı protestocular, çoğunluğu sol eğilimli olan “Black Lives Matter” gibi grup ve hak savunucularından oluşturulan bir koalisyon çerçevesinde organize oldu.

Charlottesville’deki olaylardan bir hafta sonra gerçekleşiyor olması sebebiyle “beyaz üstünlükçü grupları”nın daha kalabalık olacağı düşünülüyordu. Ancak kendilerini “alt-lite” olarak tanımlayan ve aylardır bu protestoyu hazırlayan aşırı sağ gruptan sadece 50 kişi vardı alanda. Karşı protestocu olarak 40 bine yakın “Black Lives Matter” aktivisti, anti faşist aktivistler ve sağ protestoya tepkili olan Bostonlular alanı doldurmuştu. “İfade özgürlüğü nefret söylemi anlamına gelmez” yazan pankartlar taşıyorlardı.

Son birkaç ay içerisinde gerçekleşen bu üç protestoyu incelediğimiz zaman Avrupa ve ABD’deki kutuplaşmayı oldukça net bir biçimde görebiliyoruz. Radikal sağa yeni bir yüz vererek gençleri kendisine katmaya çalışan bir akım olan “Identitarian Movement” ile ilgili Rolling Stones’da yer alan bir makaleye konuşan, aşırı sağı izleyen bir blog olan Netz Gegen Nazis’in editörü Simone Rafael, söz konusu akımın “ortaya çok basit bir dünya görüşü koyarak karmaşık konuları basite indirgediğini” belirtmişti.

Tıklayın - Nipsterlar: Neo-Neo-Naziler

Ancak bu konu basit bir dünya görüşüne indirilemeyecek kadar derin bir sorun. Her ne kadar “basit bir dünya görüşü” her geçen gün daha büyük bir şiddetle radikal sağı yabancı düşmanlığına çağırsa da ve söylemleri keskinleşse de Berlin, Barcelona ve Boston’da aldıkları yanıt da net: “Hayır”.

Berlin, Barcelona ve Boston’da insanlar alt-right, alt-lite, “Identitarian Movement” veya her türlü aşırı sağ tarafından gerçekleştirilen protestoya karşı örgütlenerek seslerini tüm dünyaya duyurmayı başardı. (BG/HK)

1- Milli kimliğin korunmasını ve "geleneksel batı değerlerine" dönüşü savunan beyaz bir milliyetçi hareket.

2- Anti-faşist’in kısaltması. Faşizm karşıtı hareket.

Kaynaklar: rt.com, dw.com, cnn.com, vice.com, dailymail.co.uk, rollingstone.com