Genel Bakış
7 Haziran 2015’te gerçekleştirilecek olan genel seçim (25. Dönem Milletvekili Genel Seçimi) öncesi siyasi partiler seçim beyannamelerini açıkladılar. Bir önceki dönem olan 2011 Genel Seçim’e oranla kayıtlı seçmen sayısının yaklaşık bir milyon artarak 53.741.838[1] olarak açıklandığı 2015 Genel Seçimi, özellikle oyların büyük çoğunluğunun dağılacağı öngörülen[2] dört büyük parti olan Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) açısından büyük önem taşıyor. Elbette ki HDP’nin seçime parti olarak katılması, AKP’nin önceki yıllara oranla uğradığı oy kaybı, CHP ile MHP’nin oylarını artırması ve yıllar sonra yeniden koalisyon hesaplarının konuşuluyor olması bu seçimi daha da önemli hale getiriyor.[3]
Peki seçim beyannamelerini açıklayan bu dört parti, Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 24,5’ini oluşturan 15-29 yaş arası 19 milyon 55 bin 583 genç[4] için ne tür politikalar öngörüyor? Seçime kısa bir süre kala bu değerlendirme notu aracılığıyla, genç işsizliğine dair partilerin seçim beyannamelerindeki politika önerilerini değerlendirmeyi hedefliyoruz.
Genç işsizliği
Öncelikle belirtmek gerekir ki 15-24 yaş arası genç işsizlik oranı Şubat 2015 itibariyle %20’ye yükselmiş durumda; 25-29 yaş aralığında ise yine aynı tarih itibariyle bu oran %13,6.
Yaş Grupları ve Cinsiyete Göre Genç İşsizliği | |||
| Kadın | Erkek | Toplam |
15-19 | %18,5 | %17,1 | %17,5 |
20-24 | %25,7 | %18,6 | %21,2 |
15-24 | %23,6 | %18,1 | %20,0 |
25-29 | %17,7 | %11,8 | %13,6 |
Kaynak:İşgücü İstatistikleri, TÜİK
AKP, beyannamesinde[5] genç işsizliğine dair tek bir cümle sarfediyor: “Genç işsizliğinin önüne geçmek için ‘ulusal genç istihdamı strateji belgesi’ hazırlayacağız”. Bu strateji belgesinin içeriğinin ne olduğunu bilemiyoruz, çünkü konuyla ilgili başka herhangi bir bilgi beyannamede yer almıyor. Ancak beyannamede geçen “Cumhuriyet tarihinde en çok üniversite kuran iktidar olan Ak Parti, eğitim almamış genç bırakmayacaktır” ibaresinden partinin üniversite eğitimiyle iş bulmak arasında bir ilişki kurduğunu anlayabiliyoruz.
Burada önemle üzerinde durulması gereken nokta, lise eğitiminin genel olarak üniversite odaklı olması ve üniversite mezuniyeti sonrası da tercih edilen işin öncelikli olarak mezun olunan alanda aranması vb. sebeplerinden dolayı, istihdam oranının aksine yükseköğretim mezunları arasındaki işsizlik oranı diğer eğitim kademelerine nazaran daha yüksektir. Aşağıda görüldüğü üzere Şubat 2015 itibariyle15-24 yaş arası yükseköğretim mezunları arasındaki işsizlik oranı %27,6’dır.
Yaş Grupları ve Cinsiyete Göre Yükseköğretim Mezunu İşsizliği | |||
| Kadın | Erkek | Toplam |
15-24 | %34,8 | %19,0 | %27,6 |
15-64 | %15,8 | %7,4 | %10,7 |
Kaynak:İşgücü İstatistikleri, TÜİK
CHP ve MHP genç işsizliğini genel olarak “diplomalı işsizlik” adı altında ele alıyorlar. MHP de[6] tıpkı AKP gibi bu onuyla ilgili sadece tek bir cümleyle yetinmiş: “Eğitim-istihdam ilişkileri dinamik bir yapıya kavuşturulacak, ihtiyaçlara uygun bir insan gücü planlaması yapılarak diplomalı işsizlik önlenecek ve iş bulma tesadüflere bırakılmayacaktır”.
CHP beyannamesindeyse[7] diplomalı işsizliği önlemeye dair üniversite kontenjanları belirlenirken iş dünyasının taleplerini dikkate almak, üniversitelerin kariyer planlama birimlerini güçlendirmek ve girişimciliği desteklemek gibi fikirler bulunuyor. Diplomalı işsizlikle mücadele konusunda CHP beyannamesindeki dikkat çekici nokta ise, mevcut haliyle denetlenemeyen ve genelde işverenin insafına kalmış staj olanaklarının iyileştirilmesi: kamu kurumlarında ücretli staj, özel sektörde staj olanaklarının genişletilmesi için teşvik programları ve ulusal bir staj bilgi bankası.[8]
CHP ayrıca, “Genç İstihdamlı Büyüme Modeli” geliştirerek genç işsizliğini azaltacağını iddia ediyor. Bu modele “İstihdam” başlığı altında değineceğiz.
Burada belirtmemiz gereken bir nokta genç işsizliğinin sadece belli eğitim kademelerindeki gençlere özgü bir sorun olmadığı, eğitim durumu gözetmeksizin tüm gençleri “ortak kesen” büyük bir sorun olduğu gerçeğinin göz ardı edildiğidir. Şubat 2015 itibariyle eğitim durumunun tüm kademelerindeki genç işsizlik oranları, genel işsizlik oranı (15+ ) olan %11,2’nin üzerindedir.
Eğitim Durumu ve Cinsiyete Göre 15-24 Yaş Arası Genç İşsizliği | |||
| Kadın | Erkek | Toplam |
Okuma Yazma Bilmeyen | %8,0 | %18,6 | %13,3 |
Bir Okul Bitirmeyen | %5,4 | %16,7 | %12,6 |
İlköğretim | %16,3 | %18,4 | %17,8 |
Ortaokul | %24,0 | %13,0 | %15,6 |
Genel Lise | %29,4 | %21,4 | %24,7 |
Lise Dengi Mesleki Okul | %26,8 | %15,6 | %19,9 |
Yükseköğretim | %34,8 | %19,0 | %27,6 |
Kaynak:İşgücü İstatistikleri, TÜİK
HDP ise[9] genç işsizliğiyle mücadelede, “eşit yurttaşlık ve gençlik hakkı” çerçevesinde, asgari bir temel gelir için gerekli imkanların oluşturulması, yerel yönetimlerin bu konudaki projelerinin güçlendirilmesi, gençlerin çalışma hakkının güvence altına alınması ve gençlerin kendi ihtiyaçları çerçevesinde örgütlenmelerinin desteklenmesi gibi genel, fakat diğer partilerden farklı da gören bir anlayışı önplana çıkarmaktadır. HDP ayrıca ana Seçim Bildirgesi’nde, genç işsizliğinin güçlü yan etkilerinden biri olan sosyal dışlanmanın önüne geçilmesi için mahalle ve semtlerde dayanışma ağlarının geliştirilmesini önermektedir. Genç işsizliğiyle mücadelede istihdam odaklı çözümler haricinde sadece HDP’nin işaret ettiği bu sosyal psikolojik boyut, aslında genç işsizler tarafından altı çizilerek dile getirilmektedir.
İstanbul Bilgi Üniversitesi Gençlik Çalışmaları Birimi’nin 2014 Ekim ayında altı odak-grup görüşmesi aracılığıyla beş farklı şehirden üniversite mezunu ve işsiz 26 gençle yürüttüğü “Gençlik ve İstihdam” araştırması[10] bulgularına göre de genç işsizliğinin göz ardı edilen bu boyutu, özellikle aile ve sosyal çevrenin iş bulma yönündeki baskısıyla gençlerin içine kapanmasına, aileye olan ekonomik bağımlılıktan dolayı özerkliklerinin zedelenmesine ve iş arama sürecinde motivasyonlarının düşerek “hizmet sektörü” gibi belirsiz bir alanda eğitimleriyle alakasız işlere de talip olmasına neden olmaktadır. Belirtmek gerekir ki bu gençlerin ortak taleplerinden biri olan “işsizler için psikolojik destek” de, genç işsizliğinin bu sosyal psikolojik boyutunun gençlerin hayatında ne derece önemli olduğunu göstermektedir.
Genç istihdamı
Genç işsizliğinin (özellikle 15-19 ve 20-24 yaş aralıklarında) yıllara göre daha belirgin bir değişkenlik göstermesine karşın genç istihdamının hemen hemen aynı seviyelerde kalması, eğitim seviyesinin yükselmesiyle birlikte nitelikli işgücünün iş arama sürecinde daha kırılgan hale geldiğine de bir işarettir. Belirtmek gerekir ki gençler, niteliksiz işgücü gerektiren sektörlerde daha yüksek oranlarda istihdam edilmektedir.[11] Son beş yıl içindeki genç istihdam oranları (%) yaş gruplarına göre şu şekildedir:
AKP genç istihdamıyla ilgili olarak, mesleki ve teknik lise mezunlarına istihdamda öncelik vereceğini belirtmekte ve ayrıca eğitim ile istihdam bağını güçlendirecek “Temel ve Mesleki Becerileri Geliştirme Öncelikli Dönüşüm Programı” kapsamında iş piyasasının talepleri ile eğitim sistemi arasında uyum, uygulamalı eğitimlerin yaygınlaştırılması, üniversitelerde bir dönemi uygulamalı üç dönemlik akademik eğitim, fabrikaların özel mesleki ve teknik eğitim okulu açabilmesi, mesleki okulların yönetimine yerel yönetim ve sektör temsilcilerinin katılımı, eğitimin tüm kademelerindeki müfredata temel becerilerin eklenmesi ve temel eğitimden ortaöğretime geçiş ile üniversiteye girişte temel becerilerin ölçülmesi, ve son olarak da ortaokul ve liselerde öğrencileri bireysel yeteneklerine göre yönlendirecek bir rehberlik sistemi önermektedir. AKP’nin istihdamda önceliği mesleki lise mezunlarına vermesini, 2010-11 ile 2013-14 dönemleri arasında gerçekleştirilen ve artık %35’i mesleki ve teknik eğitim lisesi olan genel liselerin dönüşüm süreciyle[12] birlikte ele almak gerekiyor. Tabii bu tercihte sadece genel liselerin dönüşümü değil, ayrıca partinin kalkınma söylemi altında güttüğü ve iş piyasasının ihtiyaçlarını önceliklendiren politikalar da rol oynamakta.
CHP ise genç işsizliğini azaltmak için önerdiği “Genç İstihdamlı Büyüme Modeli” kapsamında, istihdamda teşvik ve pozitif ayrımcılık uygulayarak işgücü dışında kalan gençleri kazanmayı, yarı zamanlı çalışacak olan 29 yaş altı üniversite öğrencileri için gelir vergisi ve sigorta primi muafiyeti uygulamayı, üniversite kampüslerinde öğrencilere yönelik istihdam olanaklarını geliştirmeyi, vergi ve prim indirimleriyle gençlerin kayıt dışı çalıştırılmasının önüne geçmeyi, UMEM (Uzmanlaşmış Meslek Edindirme Kursları) kapsamında üniversite mezunu gençlere bilişim eğitimi sunmayı, fon ve programlar aracılığıyla genç girişimciliğini desteklemeyi, KOSGEB aracılığıyla sektörel eğitimler ve nakit desteği sağlamayı ve son olarak da Gençlik ve Spor Bakanlığı çalışanlarını 40 yaş altı gençlerden oluşturmayı hedeflemektedir.
Muhakkak ki istihdamda vergi indirimi veya muafiyeti genç işsizliğinin azaltılmasında önemli bir rol oynayacaktır[13] ve ayrıca gençlerin istihdamında uygulanacak olan pozitif ayrımcılık da, hangi gençlik gruplarına yönelik olacağı belirtilmemiş olsa da, olumlu bir söylemdir. Fakat CHP’nin genç istihdamına yönelik önerileri (AKP’nin genç istihdamında mesleki ve teknik lise mezunlarına yoğunlaşması gibi), genel olarak üniversite öğrencilerine ve mezunlarına odaklandığı için geliştirilmeye açıktır. Ayrıca belirtmek gerekir ki, Gençlik ve Spor Bakanlığı çalışanlarını 40 yaş altı gençlerden oluşturmayı hedeflemek, genç istihdamından ziyade, bürokrasideki gerontokratik anlayışın azalmasına katkı sağlayabilir.[14]
Her iki partinin de genç istihdamında yoğun olarak belli eğitim kademelerindeki (AKP için mesleki ve teknik lise mezunları, CHP için ise üniversite mezunları) gençleri ele almalarıyla ilgili bir analiz yapmak için, 15-24 yaş arası genç istihdamının eğitim durumuna göre oranlarına bakmak yeterlidir.
Eğitim Durumu ve CinsiyeteGöre 15-24 Yaş Arası Genç İstihdamı | |||
| Kadın | Erkek | Toplam |
Okuma Yazma Bilmeyen | %15,0 | %29,9 | %19,6 |
Bir Okul Bitirmeyen | %19,2 | %66,1 | %34,0 |
İlköğretim | %19,6 | %47,8 | %34,5 |
Ortaokul | %4,0 | %14,0 | %9,2 |
Genel Lise | %17,8 | %27,0 | %22,6 |
Lise Dengi Mesleki Okul | %32,0 | %52,3 | %42,8 |
Yükseköğretim | %48,1 | %67,6 | %56,3 |
Kaynak: İşgücü İstatistikleri, TÜİK
Görüldüğü üzere gençlerin istihdamıyla ilgili problem, her iki yoğunlaşma alanıyla sınırlı olmayan biçimde bir seyir göstermektedir.
HDP ise ana Seçim Bildirgesi’nde istihdama birçok alanda vurgu yapmasına rağmen, Gençlik Seçim Bildirgesi’nde genç istihdamıyla ilgili önerilerini “yerel yönetimlerin çalışmalarını güçlendirmek” ile “kısa ve orta vadeli istihdam planları hazırlamak” gibi kısa ve ayrıntısız iki cümleyle sunuyor. Fakat tıpkı genç işsizliğinin sosyal boyutuna işaret ettiği gibi, genç istihdamıyla ilgili olarak da ana Seçim Bidirgesi’nde “yaş ve tecrübe hiyerarşisinin yarattığı eşitsizliği ortadan kaldırma” hedefine yer vermesi dikkat çekici. Tecrübe açısından ele alındığında bu eşitsizlik, Gençlik Çalışmaları Birimi’nin daha önce bahsettiğimiz “Gençlik ve İstihdam” araştırmasının bulgularından da biri. Araştırmaya dahil olan gençler bu sorunun çözümü için “stajın deneyim olarak tanınması” ve “işverene yeni mezun kontenjanı yükümlülüğü” öneriyorlar.
MHP, beyannamesindeki genç istihdamına –yukarıdaki “Genç İşsizliği” başlığı altında aktarılan cümlesi harcinde- bir de genel olarak değiniyor: “Gençlerin eğitim, sağlık, istihdam, sosyal güvenlik ve serbest zamanlarının değerlendirilmesiyle ilgili sorunları çözüme kavuşturulacaktır”. Fakat beyannamenin başka bölümlerinde eğitimle ilişkili olarak genç istihdamından dolaylı bir şekilde bahsediliyor. Örneğin, meslek lisesi ve çıraklık eğitimine devam eden gençlerin istihdamında vergi ve sigorta primi indirimi ile faizsiz kredi, eğitim sistemi ile iş piyasasının uyumlaştırılması, üniversitelerde yerel ihtiyaç ve potansiyeli dikkate alan yeni bölümlerin açılması, ve mesleki eğitimin ortaöğretim içindeki payının yükseltilmesi bu çerçevede beyannamede bahsedilen diğer konular.
Genç kadınlar
Dezavantajlı bir grup olan gençler, işsizlik oranlarında yetişkinlere göre neredeyse iki kat daha dezavantajlılar. Fakat “gençler” diye anılan ve homojen bir grup olarak görünen bu kategoriyi kendisini oluşturan gençlik grupları olarak ele aldığımızda, bu dezavantajlı olma durumu bazı gençlik grupları için daha da artmaktadır. Bu grupların başında gelenlerinden biri de “genç kadınlar”dır. Yukarıda cinsiyete göre de sunulan tabloların tümü, genç kadınların genç erkeklere oranla hem işsizlik hem de istihdam[15] açısından, bazen belli yaş gruplarında ve eğitim kademelerinde neredeyse üç katı kadar, daha dezavantajlı olduğunu göstermektedir. 15-24 yaş grubundaki genç kadınlar ve genç erkeklerin işsizlik oranlarına (%) baktığımızda, genç kadınların işsizliği için etkili politikalar hazırlanması zorunlu görünmektedir.
Kaynak: İşgücü İstatistikleri, TÜİK
Kadınlar partilerin beyannamelerinde görece daha fazla yer bulmalarına rağmen[16] genç kadınlara, genç olma halinin verili dezavantajından ötürü yer verilmemektedir. HDP’nin Gençlik Seçim Bildirgesi’nde üç kez geçen “genç kadınlar” bunun ikisinde çalışma koşulları ve sosyal güvenceyle birlikte anılmışlardır: “…kent yaşamında kayıt dışı olarak çalışmak durumunda kalan genç kadınların sosyal güvence haklarının hayata geçirilmesi…” ve “Kırsalda, köyde yaşayan, ev işçisi olarak emek veren, tarımda ücretsiz işçi olarak çalışan genç kadınların… temel sağlık, sosyal emeklilik ve işsizlik sigortalarının karşılanması…”.
AKP, CHP ve MHP’nin beyannamelerinde ise “genç kadınlar” yoktur. Sadece gençler ve kadınlar iki farklı dezavantajlı grup olarak ele alınmaktadır.
Ne Eğitimde Ne de İstihdamda Yer Alan Gençler
Gençlik içinde yer alan ve görünürlüğü az olan bir diğer önemli grup ise “ne eğitimde ne de istihdamda yer alan gençler”dir. NEET (youth not in education or employment) olarak adlandırılan bu grup, ekonomik durumunu iyileştirecek becerileri yetersiz, yoksulluk sınırı altında bir gelire sahip ve sosyal dışlanma riskiyle karşı karşıya kalan gençlerden oluşmaktadır.[17] 15-24 yaş arası genç nüfus içindeki oranı Avrupa Birliği için %12,4 olan bu grubun Türkiye’deki genç nüfusa oranı ise %24,8 olarak tahmin edilmektedir.[18] Mevcut veriler aracılığıyla hakkında bilgi edinilmesi epey güç olduğu için bazen “görünmeyen gençler” olarak da anılan bu grupla ilgili olarak Yalın Kılıç’ın yapmış olduğu araştırmaya göre[19], Türkiye’deki 15-24 yaş arası bu grubun en önemli iki karakteristiğinin daha önce bir iş deneyimi olmaması ve ağırlıklı olarak genç kadınlardan oluştuğudur. Türkiye’de bu grup içinde yer alan yaklaşık 3 milyon 200 bin gençle ilgili herhangi bir çalışma yapmak mevcut gençlik politikaları açısından zor görünse de, genç işsizliğinin azaltılmasında bu grubun mutlaka hesaba katılması gerekmektedir. Yalın Kılıç’ın da bahsettiği gibi, bu grubun genç nüfus içindeki oranının azaltılması için okul terklerin azaltılması, erken terkler için alternatif eğitim, gençlerin istihdamını artırmak için iş piyasasının talep ettiği becerileri sunan eğitim programlarının hazırlanması ve genç kadınları işgücüne katılmaktan alıkoyan bakım hizmetleri gibi engellerin kaldırılması şu anda alınabilecek önlemler olarak görülmektedir.
CHP, her ne kadar genel ve detaysız da olsa, “Görülmeyen Gençler” olarak beyannamesinde yer verdiği “gençlik politikalarının oluşturulmasında, eğitim hayatından kopmuş, çalışmak zorunda kalan, işsiz, engelli gençler gibi dezavantajlı tüm gençleri göz önünde bulunduracağız” ifadesiyle bu grubun varlığını örtük olarak dillendiren tek parti.
AKP, HDP ve MHP’nin beyannamelerinde bu gençlik grubuna dair herhangi bir söylem mevcut değil.
Sonuç yerine…
Genç işsizliği sadece Türkiye’yi değil, birçok ülkeyi etkilemekte olan yapısal bir sorundur. Mart 2015 itibariyle 25 yaş altı genç işsizliği oranı Avrupa Birliği için %21,4’tür.[20] Avrupa Birliği, 2020 yılı hedeflerinden[21] (Europe 2020) ilki olan 20-64 yaş arası nüfusun %75’ini istihdam etme hedefi doğrultusunda, genç işsizliğini azaltmak için 22 Mayıs 2015 tarihinde Gençlik İstihdamı İnisiyatifi[22] aracılığıyla 1 milyar € kaynak ayırmaya karar verdi.[23] Bu kaynak ile hedeflenen, üye ülkelerde “ne eğitimde ne de istihdamda yer alan” 7 milyondan fazla gencin 650 binine iş, çıraklık eğitimi, staj veya eğitimlerine devam etme imkanı sağlayabilmektir.
Türkiye’deyse genç işsizliği için atılmakta olan somut adımlardan söz etmek pek mümkün değildir. Her ne kadar partilerin beyannamelerinde farklı politika önerilerinden söz edilse de, bunların birkaçı dışında diğerleri genel olarak partilerin genç işsizliği sorununa pek eğilmediği izlenimi vermektedir. Bu izlenimin oluşmasında ise gençlerin hala dezavantajlı homojen bir grup olarak ele alınıyor olması yatmaktadır. Yıllardır Türkiye’de “sorun” olarak görülen gençler için kaleme alınan politika önerileri, partilerin gençleri tanımakla ilgili geliştirmeleri gereken yönleri açıkça ortaya koymaktadır. (UE/YY)
* Bu metin, İstanbul Bilgi Üniversitesi Gençlik Çalışmaları Birimi kapsamında bir Değerlendirme Notu olarak hazırlanmıştır. Notla ilgili görüşlerini paylaşan Nurhan Yentürk ve Yörük Kurtaran’a katkılarından dolayı teşekkür ederim.
[2] Onur Altındağ ve Bert M. Azizoğlu tarafından kaleme alınan ve 2015 seçimine dair tüm seçim anketlerinin karşılaştırmalı analizini içeren “HDP Barajı Geçiyor Mu? Tüm Seçim Anketlerinin Analizi” başlıklı incelemeye buradan ulaşılabilir.
[3] Partilerin, farklı araştırma şirketlerine göre alacağı tahmin edilen oy oranları ve genel olarak 2015 seçimine dair haberler için: http://www.genelsecimler2015.com/
[4] Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) Sonuçları 2014, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), www.tuik.gov.tr. 15-24 yaş arası genç nüfus ise 12.782.381 kişiden oluşuyor ve toplam nüfusa oranı %16,5.
[8] Belirtmek gerekir ki, AKP de staj olanağını geliştirerek okul-sanayi işbirliğine katkı sunmayı hedefliyor, ama nasıl olacağına dair herhangi bir açıklama mevcut değil.
[9] HDP’nin tüm seçim bildirgelerine (Seçim Bildirgesi, Kadın Seçim Bildirgesi, Gençlik Seçim Bildirgesi) buradan ulaşılabilir.
[10] Araştırmayla ilgili detaylı bilgi için: www.genclikcalismalari.org
[12] Eğitim İzleme Raporu 2013, Eğitim Reformu Girişimi (ERG). Türkiye’de eğitim sistemi ve politikalarına dair araştırma ve savunu faaliyetleri yürüterek eğitim politikaları geliştiren ERG’nin çalışmalarına buradan ulaşılabilir.
[13] Türkiye’de genç işsizliği ve istihdamıyla ilgili detaylı bir analiz için Nurhan Yentürk ve Cem Başlevent’in kaleme aldığı “Türkiye’de Genç İşsizliği: Etkileyen Faktörler ve Politika Önerileri” adlı makaleye bakılabilir: Yentürk, N., Kurtaran, Y. ve Nemutlu, G. (ed.) (2008) Türkiye’de Gençlik Çalışması ve Politikaları. İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları
[14] Belirtmek gerekir ki ‘40 yaş altı genç’ gençlik politikaları açısından sorunlu bir söylemdir.
[15] Toplumsal Konuları Araştırma ve Geliştirme Derneği’nin (TOKAGEDER) işveren firmalarla gerçekleştirmiş olduğu görüşmeler sonucu hazırladığı “Genç Kadınlar ve İstihdam” araştırma raporuna buradan ulaşılabilir.
[16] Detaylı bir inceleme için Gülnur Elçik’in “Seçim Beyannamelerinde ‘Kadınlarımız/Kadınlarla/Kadınlar Olarak’” yazısına buradan ulaşılabilir.
[17] OECD (2015), Youth not in education or employment (NEET)
[18] NEET 15-24, Eurostat 2014
[19] “Türkiye’de Ne Eğitimde Ne İstihdamda Ne de Yetiştirmede (NEİY) Yer Alan Gençler”, Yalın Kılıç, Eğitim ve Bilim Dergisi, 2014. Araştırmanın sonuçlarını içeren makaleye buradan ulaşılabilir.
[20] Eurostat