Ayın Dikkat Çeken Eserleri

Communication Revolution: Critical Junctures and the Future of Media [İletişim Devrimi: Kritik Dönemeçler ve Medyanın Geleceği]

Bu ayki incelememizin ilk eseri, aralık ayında New Press'ten çıkan ve önümüzdeki yıllarda önemli tartışmalara yol açacak gözüken Communication Revolution: Critical Junctures and the Future of Media [İletişim Devrimi: Kritik Dönemeçler ve Medyanın Geleceği] başlıklı kitap. Medya çalışmaları alanında Amerika'nın en donanımlı ve etkili akademisyenlerinden biri olan Robert W. McChesney imzalı kitap, mevcut ve potansiyel teknolojik dönüşümler üzerinden, geleceğin medyasının nasıl daha demokratik ve katılımcı bir hale getirilebileceğinin izini sürmeye çalışıyor.

Yazar, İnternet ve kablosuz iletişim teknolojilerinin medya alanında çok önemli dönemeçler oluşturduğunu, söz konusu teknolojik potansiyelin daha eşitlikçi bir iletişim yapısının kurulmasında önemli bir fırsat doğurduğunu iddia ediyor.

Geleneksel medya kuram ve kuramcılarının bu devrimi anlamakta ve anlatmakta yetersiz kaldığını düşünen yazar, özel olarak medya teorisyenleri ve çalışanları, genel olarak da okuyucu için yeni ve daha demokratik, daha eşitlikçi bir medya vizyonu sunuyor.

Tanıtım yazısında Noam Chomsky'den alıntılandığı gibi "Robert McChesney'nin çalışması olağanüstü bir öneme sahip...Özgürlüğü ve temel hakları önemseyenler tarafından dikkatle ve ilgiyle okunmalı."

Özetle, Communication Revolution: Critical Junctures and the Future of Media, daha fazla demokrasi için bir medya reformunun, hatta devriminin nasıl gerçekleştirilebileceği üzerine kafa yormak isteyenlerin mutlaka okuması ve değerlendirmesi gereken bir eser.

Communication Revolution: Critical Junctures and the Future of Media, Robert W. McChesney, New Press, 2008, 320 sf.

Violence Today: Actually Existing Barbarism? [Günümüzde Şiddet: Gerçekten Var Olan Barbarlık mı ?]

Bu ayki incelememizin ikinci eseri, yine aralık ayında Monthly Review Press'ten çıkan Violence Today: Actually Existing Barbarism? [Günümüzde Şiddet: Gerçekten Var Olan Barbarlık mı ?] başlıklı kitap. Rosa Luxemburg'un ünlü "ya sosyalizm ya barbarlık" sözünden ilham alan kitap, pek çok kaliteli yazarın kaleminden çıkan bir derleme oluşturuyor. Editörlüğünü iki profesörün, Leo Panitch ve Colin Leys'in yaptığı kitaba, 20'den fazla yazar katkıda bulunmuş.

Kitapta yer alan makalelerin temel ve ortak amacı, günümüz dünyasında tanık olduğumuz şiddetin gerçekten bir barbarlık olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceğini ve mevcut düzenin yol açtığı şiddetin nasıl ortadan kaldırılabileceğini sorgulamak.

Bu sorgulamayı yaparken halihazırdaki şiddetin kökenleri ve sonuçları üzerine de eğilen kitap, tanıtım notunda da belirtildiği gibi, “Amerika'nın şehir ve hapishanelerinden Afganistan'ın 'başarısız devletleri'ne kadar pek çok yerde karşımıza çıkan modellere ve pratiklere de ışık tutuyor".

Özetle, Günümüzde Şiddet: Gerçekten Var Olan Barbarlık mı?, 21. yy.'da da gündemden düşmeyen şiddet üzerine düşünmek isteyenler için ilgi çekici bir kitap olabilir.

Violence Today: Actually Existing Barbarism?, Leo Panitch / Colin Leys (ed.), Monthly Review, 2008, 277 sf.

The Great Financial Crisis: Causes and Consequences [Büyük Finansal Kriz: Sebepler ve Sonuçlar]

Bu ayın üçüncü eseri, son dönemin moda konusu "kriz" üzerine yazılmış diğerlerinden kalitesi ve derinlikli analizleriyle ayrılan bir kitap: The Great Financial Crisis: Causes and Consequences [Büyük Finansal Kriz: Sebepler ve Sonuçlar]. 2009'un ilk kitaplarından biri olan ve Monthly Review Press'ten çıkan kitap, John Bellamy Foster ve Fred Magdoff'un kaleminden okuyucuya ulaşıyor.

Kapitalizmin belki de en ağır küresel krizinin kökenlerine, süreçlerine ve sonuçlarına ilişkin analiz ve değerlendirmelerde bulunan kitabın, sadece mevcut küresel krizi değil, ama aynı zamanda kapitalizmin genel işleyiş biçimi üzerine düşünmek isteyenler için de mutlaka okunması gerektiğinin altı çizilmeli.

Özetle, Immanuel Wallerstein'ın belirttiği gibi, "bu kitap, [tam da] [...] krizin gerçekliğine ve bu konuda ne yapılabileceğine ilişkin açık ve ikna edici bir açıklama arayanların kitabı."

Yüzyılın krizinin patlamasından önce Monthly Review'daki yazılarıyla fırtınayı önceden haber veren yazarları bu sefer ciddiye almak, en azından bundan sonrası için, faydalı olabilir.

The Great Financial Crisis: Causes and Consequences, John Bellamy Foster /  Fred Magdoff, Monthly Review Press, 2009, 160 sf.

The Unknown Cultural Revolution: Life and Change in a Chinese Village [Bilinmeyen Kültür Devrimi: Bir Çin Köyünde Yaşam ve Değişim]

Bu ayın dördüncü eseri, bir ülkede yaşanan siyasal, sosyal ve ekonomik dönüşümleri literatürde genelde fazla kullanılmayan bir yöntemle ele alan dikkat çekici bir kitap: The Unknown Cultural Revolution: Life and Change in a Chinese Village [Bilinmeyen Kültür Devrimi: Bir Çin Köyünde Yaşam ve Değişim].

Dongpin Han tarafından kaleme alınan kitap, adından da anlaşılabileceği gibi, Çin'de “kültür devrimi” olarak adlandırılan dönüşümü, bir Çin köyünde karşımıza çıkan günlük yaşam tarzındaki değişim ve dönüşümler üzerinden ele alıyor.

Kitapta, "kültür devrimi" olarak adlandırılan dönüşümden sonra yerel düzeyde gerçekleşen tarımsal değişimlerden altyapı ve yaşam tarzında meydana gelen dönüşümlere kadar pek çok konu ele alınıyor. Büyüme ve gelişmenin sağlanması için özellikle kitle eğitiminin ne kadar önemli olduğunu açıkça gözler önüne seren kitap, tanıtım yazısında belirtildiği gibi "çağdaş Çin tarihi üzerine çalışan öğrencilerin yanı sıra, günümüz dünyasında karşımıza çıkan yoksulluk ve eşitsizlikle ilgilenen herkes için de dikkat çekici, cesur ve kışkırtıcı bir eser."

Özetle, The Unknown Cultural Revolution: Life and Change in a Chinese Village, konuyla ilgili zevkli, ilginç ve düşündürücü bir okuma deneyimine yol açabilecek bir eser.

The Unknown Cultural Revolution: Life and Change in a Chinese Village, Dongpin Han, Monthly Review Press, 2008, 208 sf.

La nouvelle raison du monde: Essai sur la société néolibérale [Dünyanın Yeni Aklı: Neoliberal Toplum Üzerine Deneme]

Bu ayın son eseri, küresel krizi farklı bir perspektife ve sonuca bağlamaya çalışan ve geçen günlerde Editions La Découverte'ten çıkan hacimli bir kitap: La nouvelle raison du monde : Essai sur la société néolibérale [Dünyanın Yeni Aklı: Neoliberal Toplum Üzerine Deneme].

Pierre Dardot (felsefeci) ve Christian Laval'ın (sosyolog) kaleme aldığı kitap, küresel krize yol açan ekonomik unsurların ötesine geçerek, krize yol açan bu unsurların ardında yatan bakış açısı ve aklı, yani neoliberalizmi, sorgulayarak krize daha farklı bir açıdan yaklaşıyor.

Zira tanıtım notunda da belirtildiği gibi, "neoliberalizm dünyanın yeni aklı gibi dayatılmış; rekabeti [...] evrensel bir norm haline getirmiş ve insani, bireysel ve kolektif var oluşun her alanına el atmıştır. Bu normatif mantık, demokrasinin klasik kavrayışına kadar her şeyi aşındırmıştır. [...] Görülmemiş bir siyasi ve entelektüel meydan okuma oluşturan, görülmemiş boyun eğme biçimlerine yol açmıştır. Ona karşı gerçek bir direniş ortaya koymaya ve başka bir geleceğin kapılarını açmaya, sadece, bu rasyonaliteye ilişkin bir kavrayışa ulaşmak izin verecektir."

Özetle, La nouvelle raison du monde: Essai sur la société néolibérale, küresel kriz konusunda "ağır" bir kitap okumak isteyenler için dikkat çekici bir eser olabilir.