27. yıldönümünde protestoyla anılan 12 Eylül 1980 askeri darbesi, yol açtığı insan hakları ihlalleri Türkiye'de ceza görmeyince Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) konu oluyor.
Dev-Yol örgütüne üye olduğu gerekçesiyle Ekim 1980'de gözaltında tutulduktan sonra yaşamını yitiren Cengiz Aksakal ile ilgili eşi Teren Aksakal'ın AİHM'de açtığı davada Türkiye, 50 bin avro (90 bin YTL) tazminata mahkum oldu.
22 yıllık bir yargı mücadelesinde adalet bulamayan Teren Aksakal'ın AİHM'de açtığı dava, darbenin yıldönümünden bir gün önce (11 Eylül) sonuçlandı.
AİHM: Yargılama ciddiyet ve caydırıcılıktan uzak oldu
İşkence ve yaşam hakkıyla ilgili şikayetleri, bu iddialar Türkiye'nin bireysel başvuru hakkını tanıdığı 28 Ocak 1987 tarihinden önceye dayandığı için kendisini "yetkisiz" (ratione temporis) olarak nitelendiren AİHM, diğer yandan, iddialara ilişkin soruşturmanın Türkiye'de etkili şekilde yürütülüp yürütülmediğine karar verebileceğini bildirdi.
Bu açıdan AİHM, Türkiye'deki yargılamanın "yaşam hakkı" ve "işkence yasağı"na dair Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 2 ve 3. maddelerinde öngörülen değerleri yeterince korumadığını açıklayarak, "Cezai prosedür, bu tür olayların önlenmesini garantileyebilecek ciddiyet ve caydırıcılıktan uzak gerçekleşti" dedi.
Yargılama sürecindeki boşluklara işaret eden AİHM, hızlı yargılama yapılmadığı ve davanın makul özenden yoksun yürütüldüğünü, sonuçta ihlallerden sorumlu tutulan görevlilerin cezasız bırakıldığını bildirdi.
İkiye karşı beş oyla "yaşam hakkı" ve "işkence ve onur kırıcı muamele yasağı"nı düzenleyen AİHS'nin 2 ve 3. maddelerinin ihlal edildiğini duyuran AİHM, oybirliğiyle "mahkemeye etkin başvuru hakkı"nı düzenleyen 13. maddenin ayrıca ele alınmasına gerek olmadığına karar verdi.
22 yıllık dava boşuna: İşkenceciler ceza görmedi
Dev-Yol'a üye olduğu suçlamasıyla Artvin'de gözaltına alındıktan sonra 3 Kasım 1980'de hastaneye kaldırılan Cengiz Aksakal, 12 Kasım'da yaşamını yitirmişti. Bir otopsi raporunda, Aksakal'ın vücudunda yaralar, ezilmeler ve çizikler bulunduğunu ortaya koymuştu.
Eşi Teren Aksakal'ın Ocak 1981'de açtığı dava ancak 22 yıl sonra sonuçlanabildi. Mahkemenin "işkence" iddiasıyla Artvin Jandarması'ndan iki görevliyi 2 yıl 1 ay hapisle cezalandırdığı 30 Aralık 1997 tarihli kararı Yargıtay 30 Ocak 2003 tarihinde onamıştı.
Yargılamada Aksakal'ın "önceden var olan bir hastalık"tan, jandarma sorgusuna katılan ve "kimlikleri tespit edilemeyen iki sivilin yaptığı işkencelerden sonra" yaşamını yitirdiğine karar verilmişti. Ayrıca, mahkeme kararı hiçbir zaman infaz edilmediği gibi işkenceden suçlu bulunan görevliler emekli oluncaya dek ordudaki görevlerini sürdürmeye devam ettiler. (EÖ/NZ)